CUMARTESİ ANNELERİÇalışmaktan elleri kocaman hep bereket ekmek kokan Üstü başı tandır dumanı ve is kokar Anadolunun cumartesi annelerini gördünüz mü hiç ? Saçlarında kar var ,beyaz tülbentleri güvercin Dostluğu kardeşliği haykırır Karlar altında fışkıran kardelen çiçekleri gibi umutları var. Her renkten halklarla elele tutuşur o nasırlı elleriyle Yeşersin diye halkların kardeşliği O" anneler aydınlık bir şafak örüyor Kör karanlıklardan şimdiki geleceğe. Barışın kardeşliğin annelerine kırmızı karanfiller verelim Yürekleri çocuklarına her dem üşüyen anneler bu anneler Ayak izleri dolaşır metropollerin sıcak asfalt caddelerinde Kalabalık şehirlere alışık değildirler Bilmezler az ötedeki mavi denizi Martıları yakamozları ise hiç bilmezler Gelincikleri papatyaları dağ lalelerini gûla sorû bilirler Bir de kardelen çiçeklerini Zümrüdü Anka’yı hikayesiyle bilirler Uzak yollardan gelmiş bu anneler Soğuk iklimlerden Haşin ve acımasız doğanın içinden gelmişler Görmüşsünüzdür beyazdır ayak izleri Duymuşsunuzdur kart- kurtur ayak sesleri Konuşmazlar buğulu gözleri konuşur Yürek fısıltıları bağırır sokaklara Dillerini anlamaz bu sokaklar Kurak iklimlerin kimliksiz tarihi kültürü yazılmadan silinmiş anneler Çocukları ; Kenger ve evelikle büyüdüler, yalın ayak,üst baş perişan , Yürekleri dilleri susa kesmiş Göçlerin sürgünlerin kimliksiz çocukları Tutsaklığın üstüne ölümüne onuruyla yürüdüler Kırdılar ahtapotun kollarını çözdüler zulmü tutsaklığı Adım adım özgürlüğe koşup özgür yarınlara koştular Annelerinin koynunda yaşar bu çocuklar Süt kokusuyla kundaklıdır koynunda uyur annelerinin Bu anneler büyütmez çocuklarını yelkovanla akrep arasında Resimler çizer gözlerinde siyah beyaz İsimsizler yok mezarları dağların kuytuları saklar Ağaçlara kandiller astılar kırdılar zulmün prangalarını Haykırdılar kimliksizliğini adlarını göğün çıplak göğsüne yaldızlarla yazdılar ............/ **nur** |