Pazartesi İçin Yazılmış Şiir
Kış akşamı
Mağarasına saklanmış acıları yaşıyor kalbim Ve bütün hüzünleri özlüyorum. Günaşırı uzak bir kentte Ölü kaldırıyoruz bir yataktan ötekisine İçimizin mumları sabahın ertesine kadar yanıyor Bugün pazartesi Beni dinleyin pazartesileri Siz birçok ölüme tanık Kalbimizin yadsınamaz tınısı Sanki gözlemevleride yaşanan aşk Kır boynumdan akan yaşları Edepsizlik edip gülüşelim kuşlara Kurtulalım şu ölümlerden Bütün hüzünleri tanıyorum Bakmayın öyle pazartesileri konyak içtiğime Üşüyorum özlemekten (Güzeller güzeli bir yokuşta rastladım Kemancı Nuri’ye Dök beni bir bardağın ölümsüzlüğü gibi Kristal ağrıların azizliği Kiliseler boyu özlemek geliyor içime Dök beni) Bu özlemeyi bilir misiniz Biliriz Nuri Bey sağ olun Kırmızı begonyalar ocağın altında Bir pasta mumu gecemizi aydınlatıyor Durun. Kendimi bulamıyorum Kanepelere sıkışmış sosyetik hüzünler Kendimi bulamıyorum Biz özlemeyi sonbaharda öğrendik Kemancı Nuri ve ben Mavi göğün mora boyanması Köy kahvelerinin o kaybedilmişlik hissi Ve hüznü. Biraz daha bakın sağa sola Buralardayım biliyorum Kendimi bulamıyorum Dumanlaşan gözlerim ve sis Kimsesiz oluşan bu yalnızlık hissi Kadersiz ve zamansız doğan kelebekler Sokak kaldırımları Çabalıyorum kendimi bulmak için Kendimi hep yol üstünde unutuyorum Konyağı pazartesi içerim Çarşambaları boşum beklerim Balıkçılar pazarda balık doğrar Devamında çırpınan kuşlarla ağlarlar Sanırım bir hüznün başlangıcı martılar Mavi göğün sahibi güneş Odamı aydınlat. Başlangıç için harika bir gün Artık ölebiliriz Aslında yokuz. Ölüyüz biraz Biraz mı? Biraz Bugün pazartesi Beni dinleyin ben artık yokum Karakoldan gülüşerek ayrılan sevda suçluları Beni dinleyin. Size hüzünler getirdim Ve ölüm Ellerimde kanayan o yağmur bulutları Hepsini bir ölümsüzlüğe sattım (Konyak bitiyor sayfayı çeviriyorum) Nuri Bey çalın ölümün aşkına Çalın son kez daha Ölmek istiyorum yalnızlığın sevincinde Hırkam benden yaşlıysa Sanırım bir kayboluş bu Neyi mi kaybettik? Kendimizi Hadi sokaklara dökülelim Hüzünlerin gölgesindeki özgürlükle sevişiriz Yaşamın dibinden akan su: Yalnızlık konyağı ve son sigara Ateşin aklımıza çektiği bent Bentler altı yedi Benim şiirim içim gibi Sahi ben neredeyim Kemancı Nuri de yok artık Ölü kaldırmıştık bir yataktan ötekisine Nuri Bey yoktu tabut oradaydı Nuri Bey ölüydü tabut yanımızdaydı Kendimizi bulduk garnizon dolusu tabutlarda Yol kenarında ölüyüz İçten içe azalan pazartesiyle |