Son Yılın İlk Günü
Esen rüzgar
Yeni doğan ay Son yılın ilk günü Ve çilek. Görüş alanıma giren huzursuzluklar Ah! Seni hissediyorum Acılarım kayboluyor sokak arasında Ölüm Göğsümden dolan gecenin soğuğuna Beni bir kes bak Beni bir kes bak Nefes alırken zorlanıyorum İçim çekiyor elvermemiş hüzünleri Saklambaç oynayan ruhlar Ölümün sessiz çığlığında Gemiler de tükeniyor Gemiler iskelenin koynunda. Sen sahici Yaşayan kütüphane Ve adın dilimde Koca ağaç gövdeleri Yıka beni huzurunda savaşayım Sensizlik ne büyük harp! Mum bıraktın nehrimize Ardına bakmadan güneş Çekip savuruyor evimin mutluluğunu Güneş girmiyor evime Sen de girmiyorsun. Hadi çık gel Dağlar ve dümdüz ovalar adını haykırsın Hadi çık gel Yontulmuş bir kalbim var artık Heykelcikler kırılıyor mutsuzluktan Ve biz Kırılıyoruz umutsuzluktan Bir ölüm geliyor Gözlerime ve karnıma Silah şakağımda soğuk ter Haykırış Ve çilek. Sen kor gibisin içime düşen Kar gibi İstemsiz gülüşmeler Yerini habersiz ağlamaklı kuşlara bırakıyor Uçun içinizde kalan son sevinçlerle Yerli yersiz güneş doğuyor bak! Ah! Birkaç kelime daha söyleyebilseydik keşke Soluksuz öten borulara Işığımı kesiyor perde Yan yana dizilmiş hareketsiz antik kavimler Sensizlik bugün de yoksul Selam ile ölüyorum Bugünlerde Biliyorsun dağlar denizleri seviyor Oyuncak mutluluklar dökülüyor sağa sola Günaşırı sevinç tohumları ekiyor kentimize Ve çilek. Gözlerin yanakların parmakların Mutluluk doğuruyor karnın ve şakakların Yaşamaya sebebiyet veriyor içimde bir bir Son yılın ilk günü. |