Bahar baş kaldırmış kış uykusuna
Kurtarmış canını kar ile dondan.
Son vermiş kasvetin homurtusuna
Arının parende atışı ondan.

En önce uyanan yine karınca
Yük tutmuş buğdaydan göz kararınca
Bülbül meftûn olmuş güle varınca
Feryâd figân edip, ötüşü ondan.

Ne bükük boyun var, ne kırık kanat
Düşmanlar dost olmuş iblise inat
Kurdun da ağzında değişik bir tat
Kuzuyla el ele tutuşu ondan.

Harâbe bedende yıkık bir candım
Uçan kelebeği seraptır sandım
Daha gonca iken güle uzandım
Dikenin elime batışı ondan.

Kimin duasıydı, kimin niyâzı
Göndermiş kışı da getirmiş yazı
Dağın doruğunda gördüm ayazı
Kahrından kaşını çatışı ondan.

Hangi muzip basmış vakitsiz zile?
İnlerinden çıkmış ayılar bile
Tebessüm yetmemiş, kahkaha ile
Tavşanın yerlere yatışı ondan.

Hoş geldi gönlüme meltem-i gülzar
Herkesin kolunda bir dilber-i yâr
Artık güneşin de randevusu var
Mehtâba göz kırpıp, batışı ondan.

Mecit AKTÜRK
Berlin, 04.01.2014