umuda yolculuk/yeter! sandığını da al git artık pandora biz bir tek umudu aldık; büyütüyoruz koynumuzda.../ ola ki bir gün gerçi imkansız değilse de zor amma bu korkunun krallığında ve kaygılar karanlığında hani olur ya/ mavi bir ışık görürsen hele de sende henüz geç değilse hani yüreğinin gözüne perde inmemişse anla işte yani ciğerin henüz değerini yitirmemişse sök prangalarını koş alabildiğine koş ışığın peşine ve gerekirse cebindeki son umut kırıntılarını serberus itine fırlatmaktan çekinme o kırıntılardır seni bu karanlıkta kıt kanaat beterinden saklasınlarla avutan ve içinde saklı olanı gökyüzünde aratan bilesin ki bu cehennemden öte cehennem yok hades’in ülkesinde koş koşabildiğince uğultuları geç yalanları atla yapay aydınlığa takılma koş içine içine yırtıldıkça karanlığın büyüyecek kararlılığın ve işte o an yani kurtulduğunda kargaşadan güneşe bakacaksın gözlerin kamaşmadan Gülşen Destanoğlu mayıs 2011 |
neden
~
.