Sonrası Yoğunluğu
kırmızının en güzeliydi bu bahçe
bu gül en güzel açılanı kahvaltı neşelerinden kalkmış gibi seni öpüşler sonrası yoğunluğumda yeni bir yol gözüküyor hecelerime... nereye gidersem gideyim hep sana sana geliyorum aslında kalabalık kış caddelerinde üşümek nedir bilmedim adımlara ağlaşmaya uzak uzak ve derin ormanlara cesur ve hiçbir öykünün sonu böylesine mutlu değil böylesine sıcacıklığı ılık bir tenin sıcaklığına hazır... ben ancak ölürsem yorulurum bu nasıldır bilir misin ki serseri yağmurlardı bu evrende bozgunuma bir müsait bir de sende duran benim gözlerim ölürsem yorulurum ve rapsodili bir bekleyişe özenir bana duyduğun özlem özlem nedir ki başka bir dil yarattım ayrılığımıza kendime alıştım kendine alış tek tutsaklığımız bu olmalı ki hıçkırığını gizlemeden haykırsın birbirine birbirimizdeki senlerimiz gerisi evrenimiz sığmayı beceremediğimiz biricikliği tek evimiz... kağan işçen... |