Pejmürde Şafaklar
bu gün
sayma sıra servileri an var uzun yol var kısa aşk var ölüm de var çokça sen şiirlerin dinle sesini iki kıta arası çığlıklarım bu gece keskin evet… biz değiliz mendillere saklanan gözlerimiz saçlarımızda pejmürde ağaran şafaklar gökkuşağı gündüz de geçitsiz maviye bent var nicedir biçare çocuklarız ikimiz kaç buzdan şehrin kaç güneşini çiğnedi bu ayaklar kaç şimdi gökyüzü ıslak. şimdi puslu eylül sahipsiz soluğunda sokaklarım çıkmaz işgal altında düş imgelerimiz oysa, bu gece güverte, semaya kirpiklerin kıskanır gözlerinin şavkını mavinin yakamozları dilinde vuslatın ıslığı çalarken ayın kapısı neden kapalı dur çevirme yüzünü geri dökülür yıldızlar ağlatır bizi Blackless |
soluğunda sokaklarım
çıkmaz
işgal altında
düş imgelerimiz
oysa, bu gece
güverte, semaya kirpiklerin
kullaklarımda çınlayacak