Mercan Çiçekleribir daha ne zaman çalar kapıyı bilmem, hayal mevsimi yayılır mı eteklerime safir dağı. sırtı her bahar masmavi üstünde çingene kırmızı kök salar mercan çiçekleri. bir hıdrellez dileğiydi düşlenen. gül ağacında kızıl çaputlarım. bir adaktı belki, gelmeyen zamanı. ölü yıldızlar kayarken gökyüzünden. sema hala berrak denizler ıslaktı ekip gözlere ağustosu sen de vurdun mu düşlere temmuzu. ah, ufukta süzülen yaralı kırlangıç bilmez misin? kelimelerim her dem süslü gelin şimdi güveyi mısralar kanlı bıçaklı kes yalandan kanat çırpmayı. söyle gökyüzüne, yağmurlar benim. yaz yeryüzüne topraklar onun olsun sürgün göçebe gündüzlerim keçe üstünde yatan derviş. pusuda bekleyen karanlık eylül mağduru bereketim hele, çevir başını safir dağına bak sırtını kapadı zemheri ha yarıldı ha yarılacak kızıl kana karışan gece susku vurgunu sessiz dudaklar kaç yılda bir gelir hayal mevsimi bir daha bilmem kaç sevdayı azleder ömürden. o son bahar akşamı aşina diğerlerinden kırlangıçlar havalandı koynumdan kırlangıçlar şimdi ihtiyar günler kuru dallar yanan kuytularda tırnaklarım geçtikçe hazan hüznü sıkışan avuçlarıma solan güneş, ayaza düşen mercan çiçekleri ayaklarıma gömülen. oysa nasıl utanır da kızarırdı güneş girerken gecenin koynuna ve lekesiz şafak sürerdik dudaklarımıza atlılar geçti bu mevsim safir dağından atlılar nal kesiği yüzümde çizikler kırmızı mercan mercan dağı yaran araf aralığı çiçeklerden kalan Blackless |