LUCKYLUKE..
zaman hep akrebin yelkovana dokunduğu ama sokmadığı
acımadan üstünden geçerdi saniye telleri hızlıca koşarak... gece çöker komşular düşerdi mahallemizdeki dört köşeli evimize çok konuşan mahalleli susar televizyon konuşurdu siyah beyazdı zaman akşam kara da olsa mahalle üzerine bulaşıklar bırakılır tencereler kalaylanırdı taslar tencereler hep bakırdı birlikte televizyona bakılırdı o zaman... siyah tenliydi köle izaura komşumuz gibi oldu sabahları çaylar gelir film izlenir akşam oldumu sormayın Ayhan IŞIK, Sadri AlIŞIK selam verirdi hep elini çevirir Belgin DORUK tu o zaman doruklarda olan Beni gizli gizli sömürür gibi ağlatan Her seferinde gözüme birşey kaçtı diye kandıramadan herkese söylediğim Haydi(Haidi) vardı uçan kaz MORTON Şeker kızı çaylarına karışmadan An tondu... Adem (Antony) Liza şimdiki gezen uzun saçlı değişmedi ben kırmızıKİT, REDKİT Avareli de sevdim avereliği de tintin gibi hep peşine düştüm kimi zaman RİNTİNTİN dalton sevdam akşam güneşi düşerdi kuru bufalo kafa üzerine ben DÜLDÜL’E binerdim sabır dostuma o bile bana gülerdi her seferinde SEVDİM işte dudağımdaki eski sigaram yeni kurumuş çöpüm... |