KURŞUNi GÜVERCİN
"serseri kurşunun serseri yüreğimi vuruşuydu, senin vuruşun, benim yere yürekli düşüşüm, içimdeki kurşunu öpüşüm, yaşamaktı son nefesimde senin kurşuni gülüşünü öpüşüm"
sana dur kal diyemem ki fırlayan ok yaydan çıkmış rayında giden yolcuyum kıştan çıkmış bir bahar kardelenler çıldırmış bahar gelmiş dağlara gün ışımış içinde yatmadığımız sıcak evlerimiz saçaklarım sarkıklarla dolmuş sivrilmiş bir uçunda buz sivrilen tarafındaydık biz erirken bittiğimiz bir de ölürken yüreğimiz kar düşerdi üzerimize unuturtuk dertlerimizi sarılırken ısıtmak için bedenimizi karıda eritirdi yitikliğimiz sarkıklardan erittiğimiz gözlerimizde damlayan içitiğimiz... bir sarkık düşer en sivrisinden ucunda sen yüreğimde yine sen serseri bir sensizliğindeki sokakağımdaki sen aklımı kenara atarken sen vurmadan alnımdan vurulurum yüreğim delik sana vurulmalarım kurşun yaralarım yaralarla yaşamalarım doktorların çekemediği kurşundan kalan izlerim benim seni sevmelerim derin vurulmalarım yaralarım... kanadında kurşun, bir güvercin uçar,kanadımdaki kurşununu görmüyormusun kurşun bakışlım..... "serseri kurşunun serseri yüreğimi vuruşuydu, senin vuruşun, benim yere yürekli düşüşüm, içimdeki kurşunu öpüşüm, yaşamaktı son nefesimde senin kurşuni gülüşünü öpüşüm" |