Son Kış
Son Kış
şarkılarımdaki çocuğun dumanlı sokağında bir sensin rüzgarı dinmeyen uğultu gözlerinin seni yanılttığını anladığında renklerim olmayacak göğündeki düş avuntunda uçurtmalarını paylaşmadın benimle bu son kışın... toz kokularıyla geçti kısa yolculuğumuz yoksul ağaç dallarında kuş yuvası çalıları öksüzdü saçlarına takılı kalan dal parçalarından biri çırası oldu bütün üşümelerimin cayır cayır yanan yalnızıyım bu son kışın... bana inanmaya bile inanmadın ilkyazsız utancınla bütün mavilerinin korsanıydı kara sevdamın sıtması ünlemlerim uykularının arasında oyunbozan ürperti mevsimler soğuk geçiyor artık...uğursuz bir tipi virgülsüz trenleri kara saplı türkülerimizin...özlemleri çıkışsız bu son kışın... ayrılığına teşekkürler ederken dudaklarımın çatlağı unutkan sabahlara taşar geceye bıraktığım şiirin çölü mecnun olmayı öğrenemedim ince ve yoğun yorgunlukluklarımla ansızdı yaşam...öpüşler beyaz yalanlara ıskarta...yanıltmak güneşi... yakınlığı hayra alamet değil düşüşlerime...kokusu toprağı kirleten bu son kışın... Kağan İşçen |
şiirdi her zamanki deminde
Sevgiyle kalın