İhtiyarla Özgürlük Üzerine Söyleşi
Nereye gitmek istiyorsun?
-Hiç bir yere Ama gitmelisin buralardan Ve kaybolmalısın gözlerden. -Peki neden? Vurulursun! -Kim vuracak , benim gibi ihtiyarı? Askerler.. -Boşver bir amerikalı kıymaz yaşlıya. Nasıl düşünürsün bunu? -New york’da 1886 doğumlu, Ve halen yaşayan insan var. Özgürlük heykelinı nasıl bilmezsin! Kim kıya bildi ona? ki bana kıysın torunları... Şimdi dinle beni! Kandırma kendini! sen düşmansın. Ülkesi,toprakları işğal edilensin, Kimyasal maddesin, petrol içinde, Senide ölenler gibi rezerve edecekler. Beyaz olan neyi sallarsan salla Artık siyahdan daha çok düşmanlar ona. Çölde kuma gömecekler,yada kurşuna dizecekler, Kadınların bakire gecelerde ırzına geçecekler, Kirletilecek tüm sokakların namuslu çocukları. Ağaçlar yapraklarını Uçurtma niyetine armağan edecek bahara Her birinde kuru kan izi olacaksınız. Toprak, en sevdiği yanlarıyla kucaklayacak Ama bu akrepler ordada uyutmayacaklar, Sokacaklar,dua etmene fırsat vermeden. Gökyüzü yıldızlarını indirecek sahnesinden Sen,onlar, günü gelince bizler yol alacağız Aydınlığa dönüştürerek gökkubbeyi. İhtiyar; Ordada hedef olacağız Birtek ışık bırakmadan,vuracaklar. Üzgünüm ki Heykelin meşalesinde Bizleri diri diri yakacaklar.. |