yüzleş/meben çakıl taşlarına inat hırslar biriktiriyorum ceplerimde batabilmek için senden daha daha derine izim bile kalmasın diye o bildik yüzeyde -görmesinler diyorum adımı bildiklere aşina bakışları duymasınlar diyorum adımlarımı gayrısına tıkalı kulakları...- heyy güneş diyorum sana virginia güneş /tam bir adım sonrası... ama di mi ya geçer mi ya bu karayı yırtan tan zamanı boydan boya kanatmadan yaşamı... ki kaçımız göze alır ki ağır aşk kanamalı ölüp oluk oluk kanlarından olmayı ve tastamam olup doğmayı hem kaçmakken en kolayı ve başka bir tenle aklayıp sağaltmak varken yarayı ... sana da ihanet diyorum sylvia ihanet taşıyor artık ankanın kanatları aşka aşıklarla dolu o büyülü kaf dağının ardı şimdi küllerde bile ucuz aşkların kekremsi tadı... hasılı yeniden doğmak bile anlamsız gayrı tahir’leri içip içip beslemek varken içimizdeki hayvanı iş bu halde bilmem ki ne yapmalı elinizi tutsam ölüm tutmasam bana zulüm bilirim ki her nefesimde biraz daha biraz daha küçülürüm... olsun varsın gördüm ki cesaret de riyakar siz hayatla dalaştınız bir daha yenilmemek adına ben hayata dalıyorum daha iyi yenilmek pahasına Gülşen Destanoğlu |
"sana da ihanet diyorum sylvia
ihanet taşıyor artık ankanın kanatları
aşka aşıklarla dolu
o büyülü kaf dağının ardı"
Kutlarım Gülşen. Seni daimi kadroya aldım. Maaşını da artırdım. :)) Maaşın sahici aŞklar mezarlığında ömür boyu tatil. Bon Voyage. :))