Duyulmasını istediğimiz bir sevgi mesajı iletmek istiyorsak, bunun gönderilmesinden başka çare yoktur. Bir lambanın yanmaya devam etmesini istiyorsak, ona sürekli gaz doldurmalıyız. (Teresa Ana)
Paylaş
rahminde zulüm döllenirdi öncesi ve sonrası miladın her uygarlık kendi sözünü geçirme telaşındaydı adaleti dişlerinin arasında çiğneyerek
amansız bir kavganın dumanıydı dağları saran kendi özüyle hasım oluyordu cihan kılıçtan geçirilirdi çoluk-çocuk hükmünü sürmek için saltanatlığın adı kahramanlıktı toprağı sulayan kanın
katli vacip sayıldı her canlının yok edilişi kıyamete kalmasın diyeydi gösterilen hüner vicdansızlık doldurdu içi boşaltılmış kalpleri kin, nefret ve öfke dolu gözlerde esaretti barış bir kurşuna, bin can pazarladı silah’ın tüccarları
çivisini söktüler akıl-sır erdirilemeyen ana-karanın zehir damıtıldı soludukları havaya ders alınmadı afetlerinden devranın yürüyüp gittiler, suyunu çıkarmak için ay’ın
-şehrinde konuşlandığım ulu yar/sana kaçıyorum, senden kaçanlardan-
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Devir şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Devir şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Gelecek zamanda bir okuyucunun gözüyle okumaya ,şimdiki devrin insanlarını nasıl hayâl ettiklerini düşünmeye çalıştım.Eğer dünya kalırsa...Yürekten kutluyorum saygıyla...
rahminde zulüm döllenirdi öncesi ve sonrası miladın her uygarlık kendi sözünü geçirme telaşındaydı adaleti dişlerinin arasında çiğneyerek
Dünyanın var oluşundan bu güne gelmiştir zulüm ve bundan sonra da yok olmayacaktır biliriz biz. Nasıl ki yoğurda çalınan maya ekşi olduğunda yoğurt ekşi olur ise, zulüm mayalanan rahimlerde sevgi, hoşgörü, kardeşlik barış ve umut aramak hayal değil midir dersiniz sevgili şairim.
Muhteşem bir şiir ve muhteşem bir anlatım. Kutluyorum kaleminizi ve saygılar yüreğinize
"çivisini söktüler akıl-sır erdirilemeyen ana-karanın zehir damıtıldı soludukları havaya ders alınmadı afetlerinden devranın yürüyüp gittiler, suyunu çıkarmak için ay’ın "
Öfkeyi hedef alan mermiler hala icat edilmedi...Realist dizeleri okurken, işte duyarlılık arzeden şairlerin olması beni mutlu etti, çok beğenerek ve etkilenerek okudum.
Güne düşen "en" iyi şiiri yazan yüreği yürekten kutladım... Başarıların daim olması dileğimle
Saygılarımla
DEVRİM tarafından 12/20/2009 1:42:59 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bu kadar güzel bir şiire nasıl yorum yapılır. Ben suskum kaldım. Herzaman söyleyen coşan yüreğim bugündut yemiş bülbül gibi oldum. kutlarım seni. Tek kelimeyle muhteşem. Sevgimle kal
Böceği ve kurdelayı hakeden yürek sesinizi ayakta alkışlıyorum, şiir gereken herşeyi söylemiş sadece susuyor ve yorumsuz kalıyorum saygılar dost yüreğe...
amansız bir kavganın dumanıydı dağları saran kendi özüyle hasım oluyordu cihan kılıçtan geçirilirdi çoluk-çocuk hükmünü sürmek için saltanatlığın adı kahramanlıktı toprağı sulayan kanın
katli vacip sayıldı her canlının yok edilişi kıyamete kalmasın diyeydi gösterilen hüner vicdansızlık doldurdu içi boşaltılmış kalpleri kin, nefret ve öfke dolu gözlerde esaretti barış bir kurşuna, bin can pazarladı silah’ın tüccarları
çivisini söktüler akıl-sır erdirilemeyen ana-karanın zehir damıtıldı soludukları havaya ders alınmadı afetlerinden devranın yürüyüp gittiler, suyunu çıkarmak için ay’ın
...........selam...bunu nasıl kaçırmışım...şiirden çok şiir mevcuttu mısralarında cömert...acayip beğendim diyebilirim rahatlıkla....saygımla............
Bir kıyamet yeri artık bu dünya çivisi çıktı ezelden artık çakılamaz da sevgi ekmesi gereken eller sadece sevgiyi biçtiler tüm maharetleri bu oldu insandan kaçarak, hayvanca yaşamlarla...
....içeriği ile her zaman hayran bırakan şiirlerin şairine selâm olsun geç kalmanın hüznündeyim.. :(
Tebriğimle, yerine yakışan has şiirid diyorum...
Bayramınızı kutlayıp huzur ve mutluluk diliyorum....
-şehrinde konuşlandığım ulu yar/sana kaçıyorum, senden kaçanlardan-
çok güzel...anlamı ve anlatmak istedikleri itibariyle çok değerli dizeler,şiir olmuş tebrik ediyorum....
her yer cımbız imdadında üst üste yığılmış diken alanı atılan her adım bataklık...derin dipsiz bir kuyu sanki çırpındıkça daha da batıyoruz derinlere beyaza gebe kalmışken boğuluyoruz kan gölünde
Ve bir ezaya gerilir tanımlandığın her yerde sözcükler Dağlarda güller serpince kokusunu şafağın tenine düşen o mağrur alınlara. Dağlarda sular öpünce toprağın dualarını ağıtların. Bir türkü bağdaş kurunca yüreklerin en kederli tenhasında. Adın orada filizlenir uslanmadan, yılmadan yeminlerimize. Batıya bakar doğudan doğarız hepsi bu....
Bazı kalemlerin duruşlarına bakınca irkiliyor yüreğim. Korku mu bunun adı diyorum öyleyse kendime ters düşerim ve sonra bir cümle düşüyor aklıma ;
" söylenmesi öylece kolay olanı konuşup öze yakışan olmak yerine neden adı çoğalanlar hep küçük kalıyorlar" .
Ağır oldu bu biliyorum ama üzgünüm hal böyleyken devran kendini bilmeyenlere yatak olmuşken ben böyle kalemleri- sayfa kalemi dahil - kalkıp ayakta alkışlarım.
Katti suretle şiirin teknik hesabını yapmıyorum şu an. İlgilendiğim ve de bunun için mutlu olduğum tek şey mevzuya yakışan tema duruşudur. Çok şey yok denir belki, bakıldı mı sadece adını çok iyi taşıyan şiir gibi duruyordur ama biraz irdelendi mi su yüzü olur toprağın kokusu, dağın örtüsü. Benim gittiğim yer buraların çok çok ötesi...
Buna binaen kutluyorum değerli kalem. Hakikaten sizlerin varlığı bir yerlerde kuvvetin doğumu oluyor . Daimini dilesem kızmazsınız değil mi ? Hem de ateş köprüsü olduğunu bildiğim halde ki ateşin de bize az geldiğini bilirim üstünde yürümedik mi sanki hiç ... Anladığınıza eminim...
Şiir,
bakınca şöyle bir durdum. Kimlik hesabı bilmeden gördüklerimin sebeplerine daldım. Sonra kelimelere baktım lâkin bunun da yetmeyeceğini bilirim o halde başka bir şey var. Büyülenmeye sebep olan sanırım kelimelerin birbirlerini ihbar etmeleridir. Ama açık aleni ama gizli fark görmüyorum iki halde de gören oluyorsa kime ne...
Aydınlığı konuşup arada karanlıktan gelindiğini ağızlarından kaçıranlar . Göz kısıklığı nedir bilir misiniz ? Şiir öylece duruyor desem . Kelimelerden esen kasırga ve de parantez için ünlem saklamıyor bir şeyi ki olsa bile (...)...
" her uygarlık kendi sözünü geçirme telaşındaydı "
burada sadece şiir özünü saklamaya çalışmış genel duruyorum intibahı için . Ve ne kadar ilk cümlemdir doğru desem de değil tamamıyla konuya uyanış var burada. Ki ustaca. Adı devir diye neyi anlattığı bilinemez değil mi hatta baştan aşağı devir kelimesi ve de türevleri kullanılsın yine amaca ulaşılamaz. Ama bu halle tek kelimeyle - " uygarlık " - başarabilmiş temaya giden yolu göstermeyi.
Ve ,
adalet,
" adaleti dişlerinin arasında çiğneyerek "
bunun arandığı hiç olmamıştır her ne kadar başka kelimeleri olmasa da kendilerini savunma adına - ki asla aramaz gözümüz - .
"adı kahramanlıktı toprağı sulayan kanın "
sadece kahramanlık - tı buradaki eke çekildi dikkatim. Evet sadece - tı -...
" katli vacip sayıldı her canlının yok edilişi kıyamete kalmasın diyeydi gösterilen hüner vicdansızlık doldurdu içi boşaltılmış kalpleri kin, nefret ve öfke dolu gözlerde esaretti barış bir kurşuna, bin can pazarladı silah’ın tüccarları "
ve bu bölüm için ayrıca kutluyorum kalemi. Hakikaten suni kıyametti şiir diye içtiğimiz.
-şehrinde konuşlandığım ulu yar/sana kaçıyorum, senden kaçanlardan-
Nokta.
Şiirdi buyurduğumuz evin adı ve de memnuniyetle aldık aldıklarımızı şimdi gitme zamanı.
Kutluyorum.
Sevgiyle kalın.
**Havin_** tarafından 11/22/2009 5:06:06 PM zamanında düzenlenmiştir.
katli vacip sayıldı her canlının yok edilişi kıyamete kalmasın diyeydi gösterilen hüner vicdansızlık doldurdu içi boşaltılmış kalpleri kin, nefret ve öfke dolu gözlerde esaretti barış bir kurşuna, bin can pazarladı silah’ın tüccarları
çivisini söktüler akıl-sır erdirilemeyen ana-karanın zehir damıtıldı soludukları havaya ders alınmadı afetlerinden devranın yürüyüp gittiler, suyunu çıkarmak için ay’ın -------------------------------------------- Yüreğinize sağlık şairim kutlarım yüreğinizi ALLAH sonumuzu hayır getire Selam ve sevgiler ...
her uygarlık kendi sözünü geçirme telaşındaydı adaleti dişlerinin arasında çiğneyerek .... Harika Cömer ustam. ..... -şehrinde konuşlandığım ulu yar/sana kaçıyorum, senden kaçanlardan- .... Ve bu söz. Başlı başına bir şiir zaten. Kutluyorum kalemini. Güne düşen güzelliğe şiire şaire sevgilerimle.
hayatın içinde detoneye düşmüş seslerle yazmaktan öteye gidemediğimiz noktalar... oysa biliriz ki alem döner kendi halinde, biz döneriz içinde alem halinde... insanlığa giydirilen elbiselere hep hayıflanmışımdır oldum olası...oysa insanlık çıplak güzeldir..yalındır...özü sözü birdir..gözünün gördüğünü söyler dili...aklının aldığını onaylar yüreği... sonra çıkar birileri...altın tasta bir yığın yıldız sunar gökyüzünden çalarak...ve insanlık hergece kendine ait olduğunu ve baktığını unutarak deli gibi tapar sunulan yıldızlara... işte burada demem o ki sunan mıdır , sunulan mıdır...?
mükemmel bir şiirdi...çok zamandır okumadıklarımdan...
Cömertim şiirini burada görünce değerli yüreğinin sesini duydum..O saygılı, vefalı ve dost...
Aslında bizim özümüz bu..Bizler insanız ve vefalı olmak, dost kalmak, insan olmak bizim hamurumuzda var..Biz buyuz..Bizler din, dil, ırk ayrımı yapmadana aynı sokaklarda aynı evlerde oturduk..Aynı mahalle ve sokaklarda sevinçlerimizi, üzüntülerimizi ve telaşlarımızı birlikte yaşadık..Aklımızın ucundan bile geçmedi kim nedir kimdir diye..Sevgiyle sarıldızk, sevgi zikrettik..
Hala öyle..Hala değişen birşey yok aslında. Ama nedense öyle yapmayı, göstermeyi borç bildiler..ve yaptılar..Ama herkes buna inanmayıp sevdiklerine sahip çıksa sevgisiyle bu kavgalar azalacaktır..Dünya zaten savaşın esiri olmuş..Vahşet koşar adım gidiyor çoluk çocuk demeden..Seyretmek, duymak bile istemiyorum..Ama duyuyorum, görüyorum...Dayanamasam bile şahit ediyorlar bizi bu kana ve çığlığa... Onun için derim ki bu VATAN her zaman bir bütün olarak yine bizlerle ayakta duracak...Eski mahalle komşularımız, sırdaşlarımız, gönül misafirlerimizle..Kimsenin kimseden farkı yok..Bizler yine bizleriz..Bu acımasız dünyaya yine bizler sevgiyle karşı gelir, onurla kafa tutarız..Bizler özü, sözü bir yürekleriz..Kardeşiz, insanız..Elif gibi dik duruşlu, Atam' ın yolunda aydınlığa doğru ilerleyen gönüllüleriz biz..Onun için korkmuyorum ve seni, sizleri, tüm insanları özümden seviyorum...Yurdumu, milletimi, insanlarımı sonsuz ve tüketmeden seviyorum..
Kalemini çok seviyorum..Yüreğinin güzelliğini ise seni tanıyan bilir...Şiir güne ve günüme çok yakıştı sevgili Cömertim.
rahminde zulüm döllenirdi öncesi ve sonrası miladın her uygarlık kendi sözünü geçirme telaşındaydı adaleti dişlerinin arasında çiğneyerek enfes dizeler güçlü anlatım şaire ve seçkiye teşekür yüreğinize saglık kaleminiz varolsun devamı gelsin saygılarımla zaralıcan
tadını tuzunu dünyanın göbeğinden alır. çünkü gözlerin içine baka baka kin serpilir coğrafyalara. çünkü kanın suyunu çıkardılar. çünkü emeğin talanını getirdiler. çünkü deştiler kadının rahmine değin döl yatağını. çünkü çocukları akbablara yem ettiler. çünkü kuşları uçurtmaz oldular billah. bulutu sağdılar, toprağı sıktılar, saltanatı sürdüler. bölük bölük ölen insandı evvelen ezelen. ve halen. "bir ben bilirim" derdi ya şair. bir tek damla terin kaç kurşun ağırlığında alınlara düştüğünü insan olan bilir. gerisi şiir dostum. gerisi isyan. gerisi gerçek.
yaşamak bile haram olmuşken oturuyoruz yerimize batan iğnelerimizle her defasında canımızı yakan ciğerimizi parçalayan kabuk tutmak bilmeyen merhemini rüyalarımızda gördüğümüz ezelden kalma yaralarımızın üstüne
... ...
cevapları askıya alınmış kafa yoran bütün soru işaretlerinin bugününden yoksun yarınlarına beyninin tam ana merkezinde bir suikast gerçekleşirken hep başka günlere ertelenen kan kırmızısı isyanla tanışırsın damarlarından öyle bir akar ki sen bile hızına yetişemezsin kovalar durur seni içinde yorulur sonra da düşersin
ve bir gün bu dert te yer bitirir seni alıp ta başını gitmek istersin kırılınca virgülün ayağı gözyaşına bile bakmazsın ayaklarına diz çöken noktanın
... ...
her yer cımbız imdadında üst üste yığılmış diken alanı atılan her adım bataklık...derin dipsiz bir kuyu sanki çırpındıkça daha da batıyoruz derinlere beyaza gebe kalmışken boğuluyoruz kan gölünde -------------------------------------------------------------------
Can Şair aslında susulacak bir şiirdi seninkisi ama gel gör ki kan beynime sıçradı birden bu bozuk düzeni ve yapılan haksızlıkları...zulümleri...katliamları...savaşları...çoluk çocuk demeden öldürülen...dökülen tüm kanları...düşününce isyan ateşiyle sarıldı dört bir yanım...ve tutuşturmak geldi içimden geçen her kelimeyi...
şiirdi gene içi dolu dolu...içimi sızlatsa da...yüreğimi kanatsa da...seviyorum gerçekçi kalemini...ve yüreğinin sesini...
-şehrinde konuşlandığım ulu yar/sana kaçıyorum, senden kaçanlardan-
bütün siirlerinizi daha okumadim okuduklarimdan okadar haz aldim ki
sayfanizin müdavimlerinden olacagim kesin sair dost
tebrik ediyorum
saygilarimla