Rüyam Beni Avutan
Gördüğüm rüyalar ne kadar güzel,
Gökyüzü kadar berrak, bir masal kadar özel; Fakat sabahın acı gerçeğiyle, Her biri bir kâbusa döner... Gecede büyüyen, Bir şarkının en tatlı nakaratı gibi, Sabah ise o melodiyi yıkar, Kırık bir plak, yarım kalmış şiir gibi... Bir çiçek rüyada açar, Göz alabildiğine bir bahar, Gerçek ise dalı kırılmış, Yaprakları sararmış bir sonbahar... Neden? diye soruyor kalbimin her ihtimalini, Neden rüyanın ışığı karanlığa döner? Belki de güzellik, hayalindeki mahkûmiyet, Ve gerçek, her şeyin bedelini ödediğin hürriyet... Ama yine de uyurum, Belki bu defa değişir diye. Her seher vakti, bir umutla, Rüyamı kucaklarım yeniden, Bilirim ki o da beni kandırır, Ve ben yine kabusuma dönerim... Ey rüya, nazik bir yalan mısın? Yoksa gerçeğin acıtan yüzü mü? Her neyse, bende bıraktığın iz, Ne unutulur ne de silinir yüreğimden... Rüyalarımın güzelliği taşıyor, Ama gerçekler bıçak gibi kesiyor, Ve bu ikili oyun, Beni hayatın gizemine bağlıyor... Erol Kekeç/30.11.2024/Sancaktepe/İST |