NEŞTERŞiirin hikayesini görmek için tıklayın "Silahlar ölümün soğuk dudaklarıdır " gözlerimden avuçlarıma biriken nehirler uğurlarken seni yolculukların dibi olmayan cebine doldurulmuş çakıl taşı yalnızlığımızdı bu sefer son diyen elasına ihanet karışmış askerin matarasındaki son damladı ele vermemek için özündeki papatyaları günbatımının kızılına saplanmıştın ki en azılı suçluydu kendisi dünya gözüne bir hayvanat bahçesi kaçmış ordular büyüttü sırmalı "bir gemi geçiyor yanımızdan ; kırılmış kalp yüklü " geminin ateşe vurulmuş korsanları ortaçağın karanlık sularında yitirilmişliğin şimdiki zamanlarını kusuyordu zaman ahh zaman zaman ilaçtı belki hep belki dünyaydı iyileşmek istemeyen alınterine ağır terimler yükleyerek içini oydukça bulantıya saplanmış kanatlarıyla çırpınışlar devini ve masalını yitirmiş bir aşkın "son akşam yemeğinde" büyütüyorken yalnızlığı içeri giren zaman... zaman ahh zaman umutlarımızı vuran neşter öldürmeye meyilli hekim belki de sokakların dar geçitlerine sığınmış ucu yanık düşünce yüzün yüzüm yüzünde gülücüğü eksiltilmiş aşklar... |