Marya 2sana söyleyeceğim çok şey yok aslında herkes b/aşka tükenir Marya düşe kalka yürüdüğü ömür yolculuğunda tırnaklarımı kemiriyorum günlerdir ıskalıyor gece teğet geçiyor gözlerimi çok uzağımdasın oysa Marya deli bir kısraksın durmadan koşuyorsun kalbimin uçsuz bucaksız yaylalarında soluk soluğa Marya -kapatıyorsun yaralarını,yaldızlı kahkahalarla- cenkler kayboluşlar gelgitler tükenişler ölümler sevişler çıkışlar inişler (saklı) hareli gözlerinin ardında Marya anne oluyorsun hüzün çiçeklerine merhamet kokuyorsun sabahın nazlı seherlerinde bir sefere çıkmışsın da ulaşamıyorsun istasyona -bilmiyorsun ki durak kaf dağının ardında- dudaklarında açıyor kan kırmızı güller gözlerin suluyor susuzluktan çatlamış yediverenleri soyuyorsun geceden kederi siyah simsiyah kelebekler saçlarından iniyor omuzlarına Marya geçtim tenini ulaşmak tinine dikenli tellere yalın ayak basmak koşmak cam kırıklarıyla dolu patika bir yolda ah Marya ben öyle usul usul ölürken kovuğumda değmeyecektin böyle solu(ğu)ma Necat Uslu |
Tebrikler