EZBERİMDE KALAN SON
Bak doktor,
Şimdi bana söyleyeceğin,iyileştirilmiş hiçbir hal ve durumu, Asla kabul etmiyorum,etmeyeceğim ilk önce bunu bir bil. Bazı şeyler senin bildiğin gibi değil... Çok ağrım var,evet. Göğsümde ayağı takılan ve bir türlü yerinden kalkamayan kötürüm bir sızı var Ne olduğu belli değil. Sırtıma vuruyor yatamıyorum, Yorgunum,uykum var uyuyamıyorum. Acıyı hafife alıp,sızımı seviyorum geçmiyor, Bir intihar mektubunun satırlarını ıslatan ezberine sokulup,arada kalan hatrımın canını okuyorum yetmiyor. Aynalarda bana gülümseyen umudun yüzünü okşamak için elimi uzatıyorum,takatim kendini yere bırakıyor. Doktor, İçime tam da bu saatlerde;kemanı kırık makamların ıssızlığı yerleşiyor. O ıssızlığın içinde yerden topluyorum,kapalı kapılar ardında kalan taşa sıkılmış yumruğumu, Ellerimle yüzünü örtüyorum,dokunulmamış heveslerin peşine düşen öksüzlüğümün, Erken vazgeçiyorum;büyük inançların yüksek dağları dize getirebilecek gücün,oluruna ihtimal vermesinden. Doktor, Solumdaki kadın acıdan sabaha kadar kıvranıyor. Bazen çığlıklarını duyuyorum,bazen de duymamazlıktan geliyorum. Tam uykumun iştahı kirpiğimde kabarmışken, Mahrum kalıyorum gecenin sağırlaştıran dingilliğinden. Hırslanıyorum ama kızamıyorum ona. Pek anladığını zannetmiyorum,yine de bazen kendi yaralarımın üzerinde,topuklu ayakkabılarla nasıl yürüdüğümden bahsediyorum ona. Onu aynı duyguyla,aynı acının tepesinden yüreğime düşerken, Kaç defa hayatta kaldığıma inandırmaya çalışıyorum. İnsan bazen durup,herşeyin olacağına varmasını beklemesi gerekiyor. Bu biraz cesur bir hamle aslında;ortada kalır, kendini kayırmazsan, Kim vurduya gitmen kaçınılmaz doktor... Doktor, Beni kim,neden vurdu doktor? Söylesene,saçlarımdaki mevsim neden köklerinden dökülüyor? Sanki biraz da avuçlarım soğuk terini tırnaklarımın üzerine kusuyor. Neden doktor? Neden acımın bulantısı hep karanlığın üzerime çöktüğü saatleri kolluyor? Sanki karanlığın ahı yastığıma düşmüş de, Uyusam,nefesime dişlerini geçirecekmiş gibi göğsümde hazır olda bekliyor. Bak,bak dün diktiğin yerden,yine bir sızı kendini iliklerime akıtıyor. Doktor, Bu yaralar,bana hiç iyileşmeyekmiş gibi geliyor. Eteğine tutunup kaldığım zaman da zaten ortalarda yok,hiç gözükmüyor. Biliyor musun doktor? Gözlerini benden sürekli kaçırarak cümle kurman,bana çok komik geliyor. Ne bileyim sanki;tüm olmazlar mücadelesinin sonuna geldiğimi biliyormuşda,dilinin altında bunu gizlemeye çalışırken;korkakça “benden duymuş olma”der gibi işte... Korkma doktor,biraz cesur ol. Ayırsan şuradan içimi ikiye,kimsenin ruhu duymaz sen rahat ol. Çekip koparsan ruhuma sıkışan kirli tamponu,önünde kimse durmaz,bundan emin ol. Bırak doktor, bırak aksın birikintisinde korkuya saplanmış gizlenenlerim. Seninle konuşamadığım meselelerin hepsine yolu gösterdim. Yolunu bulamaz,dağıtır,bulaştırırsa zehrini nefesime, Sen gerekeni yaptın,artık aradan çekil. Böyle bir sondan kimse,kimse mesul değil... Değil doktor. |
Yürek burktu...
Umarım kurgudur dendi...
Değil ise Rab'den şifa dilendi tüm ihtiyacı olanlara...
Yüreğinize sağlık 👏👏👏