duyumsamairi, kara puslu gözlerime yamayıp, bakışımdaki maviye kurulu zamanı sakladım, saklar oldum kavruk nefesimde yudumsarken genzime dolanan acıları kırık bir şehrin, acıtan pusulasına ilticayken yönüm kırık bir şarkının, ağrıyan nakaratına hüzzamken gönlüm ölesiye uyuma, hadi uyan artık sende ey içimdeki ölüm bilirim yoktur, yoktur gidişi, dönüşü cüretkar ahvalime sürdüğüm yolların sebep bu iken, hınca hınç adımlansam, yol alsam da yüzün atlaslarında gittiğin zulümdü, kaldığım ölüm kırağı nefesimle asarım bir ağacın yüreğine ince, uzun, kuzgun düşlerimi öksürürüm gelmişimi, geçmişimi bularım, kana, duvara çocuksu gülüşlerimi vururum, son kez dünyanın karnına tekmeyi düşerim, kanatsız bir vadiye düşürürüm bir kelebeğin beneklerine son kez de olsa dudağımdaki gülüşü, resmedemediğim tuvalsiz, ecelsiz düşü.. ~°~ ~°~ ~°~ |
yine aldık gönül hissemize düşeni
gönülden alkışladım devrim kardeş