Çadırlarayırdığım çadırlar suya gizlenen çehre’nin kelime aynası yol içimde kızıl avaz ayazlı göç ten gölgesiz kanatların uzun tekrarlarında boşluğun kayıp çocuğu kaç tarih susmayı öğrendi kimbilir Ki masalsı iklimlerin penceresinde hayat koklanılan bir güneş yahut yağmur ırmağı avuçlarıma.. zaman ürperir zaman yüzünü saklar kelimelerin sığdıgım deniz ve ilerlediğim duraklar kadar yaşıyorum ince sızıda terli türküler,yokuşlar, sarnıçlar... tohum bırakan sandıkların kimsesizliğinde kendime varıyorum sancılı adımların dağılan kayıpları umudun bilmecesi saçlarımı tararken rüzgar havalı tepeler örülür duvarlara ruhumun dağında sözler yarım bir tarih toplayın çadırları dudaklarımın ıslığına gece ve ay geçerken omuzlarından bazen iyi gelir mırıldanmalar yıldız bırakan saltanatıyla ... |
Begeniyle okudum kendimi biraktim siirinize
Sevgiler sairem