Yitik - 5
-5-
“-hiç unutmam bi güz günüydü hazırladı beni akşamdan sabahın kuru ayazında, belimde ekmek çıkısı kasaba yolunda peşim sıra geldi arkamdan ardım-sıra bakışı; biliyorum yürüdü dönüp baksam görürdü, için için ağladığımı anlamıştır anlamaz mı …. adım gibi eminim, dönüp baksam; gözleri dolu.! Allah biliyor ya hiç ardıma bakmadım gözümün önünde daha dün gibi belki o dakika geri döndü ama sanırım peşim sıra geldi, yol boyunca, ne o beni sesledi ne ben döndüm ardıma ünlese seğirdip gidip sarılacağım sımsıkı bırakmamacasına doya doya ağlayacaktım, yasaklasa da sarılacaktım bir defa daha . oyusa bana; başımı dik dutmak, dönüp, geriye bakmamak, verilen emeklere boş vermemek, haklarını böyle helal etdirmek “onurlu olmak” öğretilmişti, onurlu, gururlu, mağrur ahval ve şerait ne olursa olsun “onur” gayrısı mideme dokunur ne haram bir lokma ne bedeli ödenmedik hırka dilenmek asla! . bizde sadece onurlu olduk, kadere razı zaten başka hiç bir şeyimiz de olmadı istemedik de.. dua da etmedik Allahın lütfüne nasip dedik keremine bin şükür ettik! . zaten rahmetliyi bir daha da görmek de nasip olmayacakmış belli hala yanarım; keşke köyde kala da kök kemireydim de, taş taşısaydım sürünün peşinde dağ-dağ dolanaydım köyden bir fakirin kızını alaydım çoluk-çocuğa karışaydım beraber yaşlansaydım kuru ekmeğe razıydım bir komşu kızı ne oldu şimdi böyle ömrü heba ettim yok yere hala yanarım şuramda bi sızı tam şuramda bir sızzıı!” …….. |
*** Yitik - 5 *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı, içtenlikle KUTLUYORUM...