Aralık geldi
yaklaşıyor belki kıştan dogan baharın rahiyaları
uzak köşelerin ilmeklerini attığım gunlerden geciyor serçenin yalvarışı uçmak vardi sana binlerce saklanan şey varken içimde biriken sözlerin irkilen düşlerin ve geçtiği kapılardan yureksizligini bırakamayan bir yanım hep yanıldık hem yeni şeylerin aktığı bir nehir aradik nehir dedimse neyse epeydir görmüyorum yağmurun mavilerinde adını nedenini bilmedigim bir vakit geciyor acıyı iliklerine dogru kovayan yalnızlığın semtinde belki de yaklaştıkça bir doguma tükenen bir yasamak zorunlulugunda dilimiz Şiir gibi de bakamıyorum artık eriyip giden eski boynu bükük çiçeklerin güneşe dönmüşlüğüne sana boynu bükük derdim de gülerdin boynu uzun cicekliler oluverirdi gözlerin her ruzgarda andığım saclarinda sessizlik hakimken yenilgiyi öğreniyorum yaş aldıkça yaş aldıkça yaşıtlarıma çatar oldum herkes gibi sevmeyin herkes sevmesin oysa cicekler her sevdanin avuçlarında atarken nasil toprağına dalgın bakarız aşkın Aralık geldi bulutların toplandığı onbir kuşun gün saydığını gördüm yine yine sen gectin elinde düş ölülerini taşıyan tren raylarından dumanı üstünde bir dayak yemisligim tütüyor gözümün dalgalarını dedim ya Aralık geldi üstü açık çocukların mahşeri simdi sokaklar ve sen eski alışkanlığım raflarda resim bırakmadım hiç göğe de bakmadim o gunden beri mavilerin ve resimlerin diyarı adın... Aralık geldi ve sonra Sen geldin... |
yüreğinize sağlık şair.
Selamlar olsun bizden