Kağıt kokusufotoğrafın içine düşenler bir resimden daha büyük düşünür zihin ve düş’ün toprağında çerçeveden akar gerçek uzar saçlarım benim de bir çocuğun göğsüne farkındalığın teninde ve bir kumsalın incecik belinde şehirler,otobüsler geçiyorum kağıt kokusunda kanatarak ruhumu.. yürüyorum tazeliğine ırmağın akşamın gülüşüne tutunduğum izler içindeyim küçük şeyleri büyük hayallere süren ay goncası karanlığı tutan bahar ki, bir adam muhtemel ölümü de seviyor taş üstünde tütüyor demlenen bakmaların hıçkırığı yanık söylentiyle Kuyuda çölü sevdim bırak şu ellerimi dokunduğum her tılsımda bağıran gökyüzü ve sağır bir ayna düş çiçeklerini kuş sesleriyle avucuma toplayan yalnızlığın kafesini dilimin bahçesinde gezdiriyorum dökülüyor sarmaşıklı anılar bırak şu ellerimi dışarıya bak ..... |
Şimdi kapandı yara
üstünde soğuk kalbin
yaşayacaksın ne âlâ
kalmışsa bir kendin
yeni değil bu işler
çok insan kalıbını taşıdı
içinde yokken fikirler, düşler
şimdi kapandı yara
sana bol güneşler..
şiire bol tebrikler
sevgiyle