Batıkdaralan soluğumun ağıttan otağı umman bir ağrıyı hapsetmekte gün ve gece süslü yağmurlarla sır olmakta göçmekte kent yüzünü bırakıp yeşilin batığına kesintisiz düşlerin bağrında kuytu göller zaman çekilmesi sarının dağ’ı her akşam hüzünlü perdelerin güz kamaşığı yaprağına bir yalnızlıktır gövdem çöl öyküsüyle içimdeki sus’a doğar bir gül kovulur ansızın dökülür bahçeler kırılgan kül’e tül örtüsüyle bakar çoçukluğum nasıl da kızarır aynalar söz solar şairlerin tenha yanına savrulur dilimin uçurumundan çiçekler ırmaklara şiirler kapılır .... |
Parmak uçlarına basar
Sessiz
Çığlık dinmez
İnilti bitmez
Kimseler bilmez
Gelin bir dünya kurdum
Serapa sessiz
Serapa kimsesiz
Çok saygımla.