KervanToz kırılıyor Kekeme umudun ağzında kervan sözler Bastığı yere kılıcını vururken... Zerre zerre k/anıyorum uçurum yüklü dalgaları Bulutlar oyun oynarken göz/yaşı ile Sırma telli akan sesin suyu değişiyor Noksanlaşıyor kuşlar hep ortada Birşeyle her şey arasında Duygu yüklü yaraların zamanı hep sessiz Ağlarken sahabe güller Hissiyatsız lâl’a lahza olmanın dibine düşen saatler Hafifçe ısırılmış düşler iç çekerken Aynanın yüzeyinde tırnak izi nehir ve Deniz kuşları yol gösteriyor mu? Gök ile yeşil arasında adı yok sevinçler Çorap örerken ayrılığa.. Gecenin esmerliğine gölgeleşen ağaçlar Kokusundan sıyrılıyor Toz kırılıyor Yağmur düşünce kirpiklerimden Kayda alınmış onca vakit bir serçeyi ağlatınca Gözlerimi eşeleyen en derin kuyu Tahta atlara binip gidiyor Duymuyorum gölgemi kaybolan sesimde Ne’m kaldı götürecek Yatınca yalnızlık bir taş’a Ahh Güneşin nasibinde sözünün eri olan ezber ışıklar Sevda olmak ne zor Saçı havada gezen susmanın çığlığına Sus! Sen konuşunca kırılır bir gece daha Ağlar kekeme umudun ağzında kervan ... |