Nezaretkaranlığına çekilen yıldızlar sessizliğin en kuyusunda içime yürüyen gece.. akar göğün uçlarından buğulu yol kabarır soluğum gün gelir şiirden çocuklarla kıyısına kafeslenir dilimde dağ... kal, bazı şehirlerce uçurum dumanına alnımda perde genişliğinde güneş sönmüş odaların gövdesiyle ört üstümü bırakıyorum kendimi boşluğa içimi çeken orman uğultusunda yaralı bulut dudaklarımda tuzlu toprak ve yağmur ırmağı uykuma kaçar gözlerimin çukurunda atlar göğsüme kadar batar göç yolları düşer aynada ben saçlarımı uzatır koşarım.. derin rüyaların yarasıyla dağılır ay çölden geçerim rüzgar silen koyu ışıkta zaman kal, buğulu şafakta masal iklimi kekik ve dağ ateşleri suların sesiyle tutar kaleleri.. aynada kuşlu çocuklar bilir sabahlar hiç bitmeyecek gökyüzünde parlak yıldız ve ardınca uğurlanan rüzgarlı çadırlar bilir çocuklar gelecek günlerin düşünü yaldızlı uçurtmalarda ..... |
....
Şimdiye kadar şiirlere pek dahil edilmeyen bir başlık.."Nezaret"
Başlık ilginç olunca, içeriğinde bakalım neler vardır düşüncesinden hareketle muhahakkak bir merak dürtüsü uyandırıyor insanda.Hemen girip görün, gözetleyin çağrışımını düşüyor zihnin alıcılarına.
Bir köz'altı mahkemesi..
Yargısız infaz ..
Gecenin rehin aldığı zanlı düşler..
Tutukluluk süresi uzayan tutkular.
Boşlukta can çekişen umutlar,
dikenli yollar, yarası kanayan rüyâlar, tane tane yere serilen ışıklarda göç yolcuğu ve an deviniminin şiirsel tutanakları.Düşünsel sezgilere şerh düşülen zabıt kayıtları dilin sınırlarını dünyanın sınırlarıyla birleştiriyor, sonsuzluk ruhuyla genişletiyor.
Zaten şiirin amacı da bu değil midir.Farklı duygular ve çağrışımlar uyandıracak ki şiir enflasyonu altında ezilip gitmesin.
O yüzden, ses sistemini öyle bir kuracaksınız ki dünyanın bir ucundan duyalabilsin, okur dünyasında sınırsız bir yankı uyandırabilsin.
Şair dilin kuyusunu kazdıkça gündelik konuşmalara yeni keşifler kazandırıyor.
Benzetmeler şiirin dış yapısına ve iç dizaynına estetiksel katlarla beraber yıkılmayacak bir zaman ruhunun oluşumuna katkıda bulunuyor.
Ve o zaman bilecek ki çocuklar o ruh hiç bitmeyecek.O bayrak elden ele taşınacak, asla yere düşmeyecek.
Eyvallah o hâlde şair.
Tebrikle.. tebessümle parlasın yıldızlar.
Hiç ağlamasın uçurtmalar.
Doyasıya òzgürlüğünü solusunlar göğün.