bir hayal kesiğisin
gökyüzünün göğsünden damlayan
bir hayal kesiğisin kapatmışsın sana giden tüm yollarımı yüreğimin ortasına kurduğun barikatları deverircesine seni atıyor kalbim okyanusun derinliği kadar derin kesikler var içimin iskelesinde oradan sana giden gemilerle defalarca öldürdüğün cesedimi gönderiyorum göç etmeye hazır kırlangıçlar gibi sende gitmeye hazırdın ve gittin yazdırıp alnıma acıların en acısını kaç kere koynuma yatırıp uyuttum ayrılık rüzgarlarını kaç geminin palamarını kestim de kopardım demirinden kaç kez iskelenin ayaklarını kırdım da gidişine engel olamadım En fiyakalı ayrılıkları giydirip gittin bedenime kaç kaldırımın kafasını şişirdim seni sora sora kaç sokağın başını kırdım sana nöbetlerimde hüzünlerin en koyu rengini sürdüm yüzüme ama seni bana getiremedim asisin kutsanmışsın asi nehrinin inatçı kalbi ile düşüp kanıyorum kanyon vadilerinde göldere çağlayanı gibi deli akıyorum gözlerine şimdi bitki örtüsünden yoksun içimin coğrafyasında demleniyor sensizliğim obruklar da yağmalanıyor düş kesiklerim sarkıtlarda asılmış sallanıyor şiirlerim lapyaların tepelerinde görünürsün belli belirsiz vurulurum oklarıyla gözlerinin sensizliğin getirdiği hüzünler birikti kıyılarım da sana dair sakladığım gülüşler çürüdü denizimin lagünlerinde Hülya Çelik |