Yaz deme be Şair (6 Şubat Depremi)
yaz be dedim kaleme
sustu aynı benim sustuğum gibi sonra ağır ağır süzülen yaşlarına aldırmadan yazarım ama yazdıklarıma gökler ağlar toprak ağlar melekler ağlar dedi selası okunmamış bunca kardeşlerimiz bebelerimiz toprak altında kaybolmuşken dahası Anadolu yerle bir olmuşken nasıl yazarım be şair senin bile bu günlerde kaleme bakışın başka tutuşun başka titreyen şu çelimsiz ellerinle buz tutmuş dudaklarınla nasıl yaz dersin şair kış düşmüş yüreğine memleketimin buzlar kaplamış her yeri gözler yıkıntılar da ateş bağırda bu kez ateş sadece düştüğü yeri değil her yeri yaktı be şair hüzün dağı yükselmiş arşa ilmek ilmek yürüyor toprağın bağrında yaz deme bana susulan bu noktada benim de senin gibi duygularım var bu yaşanan acılar beni de şaşırtı zihnimi darmadağın etti bu kader denilen haller mürekkebimi tüketti yaz diyorsun Diyarbakır’ı Kahramanmaraş’ı pazarcığı afşin’i ardından gözyaşlarına boğulup kendine gelmeden yaz diyorsun Hatay’ı nasıl yazarım Malatya’yı Kilisi Osmaniye’yi kalbimi donduran mürekkebimi kurutan Adana’yı Gaziantep’i Adıyaman’ı Şanlıurfa’yı ya dışarıda aç susuz kardeşlerimi analarımı babalarımı toprak ağlarken koynunda saklananlara kalkın diyor bu bir rüya daha değil toparlanın bu ölüm değil daha zamanı değil açın gözlerinizi toprak uykusuz toprak şaşkın toprak darmaduman uyan Antep Antakya Adana Malatya uyanın sesiniz yankılansın boşluklarda yaz deme şair mürekkebim dondu damarlarımda nasıl yazarım bunca acıyı yırtık pırtık kanayan kalpleri korlarla yanan bedenleri böylesine büyük bir karanlığı yaz deme kaldıramaz yüreğim sen ağlarsın gizli gizli dilin kilitli boğazın düğümlü nefesin kesik kesik söylemlerin yüreğinde birikti patlamadan yanan volkanlar gibi çöz düğümleri aç dilinin kilidini bağır çağır susma konuş ama bana yaz deme şair Urfa’yı sel almış diyorlar ama kimse bilmiyor ki Urfa memleketime ağlıyor Urfa’nın gözyaşları yıkıp geçiyor meydanları derelerden sokaklardan silip süpürürken her şeyi yaktı bir çok canı ağla susma şair bu kahredici vurgun devirdi her şeyimizi tarlaya ekilen bedenleri birbirlerine sarılarak can veren aileleri toprak onlara kıyamazken onlara ağlarken bana yaz deme be şair bu vebali yükleme bana parmak aralarında sağa sola gezdir beni ama yurdumun yitirilmiş insanlarını yaz deme şair ah be şair ah keşke 6 şubat tarihte olmasaydı eksik kalsaydı yada atlasaydı o gün hiç var olmasaydı yıkılmasaydı şehirler köyler ölmeseydi bunca canlar işte bütün bunlar kanımı dondurmuşken yaz deme bana şair ya yardım eli uzatılmamış insanlar aç susuz kendi kaderlerine terk edilmişken toprak zindanlarında buradayım deyip de sesi duyulmayan canlar üç gün enkaz yığınlarının altında sıkışıp sonra umutları sönüp hayata istemeden veda eden canlar ben bilmiyorum buna nasıl dayanılır sen söyle be şair Hülya Çelik Deprem ve sel felaketinde hayatlarını kaybeden canlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Nur içinde uyusunlar. |
Yüreğinize ve kaleminize sağlık çok güzel ve anlamlıydı şiiriniz.
Saygı ve selamlar.