yüreğimin kum saati kan ter içinde boşalmış uykuma gölgeni sunuyor telaşa mahal veren yalnızlık
ağladı can kırıklarıyla doldurulmuş koca yatak
kiminle sevişsen benim karanlığıma çarpıyordun berzâh ta fersah fersah tutsaklık dilim dönse duvarlarla konuşacaktım merak ettiysen sabah sökmeden evvel notlar aldım her harfte mayına basıp patlarken çöp kutum da birikti kağıt cesetler..
yürek tetikte sızım sızım kanımı doldurdum kadehlere uzun zamandır gözlerinden mektup gelmiyor kulak kesildi merhaba’lar kendime çekildim taş olsa dayanmazdı
bir sağır bir dilsiz zulamda saklı sohbetlerin
eksiksiz severdim eksilerek ama olsun benimle geçirdiğin her günü saksıya diktim kökü gürdü de yerini bulamadığından olsa gerek hiç filizlenmedi.. galiba sevilmeye muhtaçdım ama kim değil ki
özleye özleye rutubetli oda da küflenirken çürüdüm..
seni özgür bırakıyorum gecenin siyah rengi yapışırken yakama bitişiğime komşu ayrılıktan ziyade en büyük acı büyüyen boşlukmuş..
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
gözlerinden mektup gelmiyor şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
gözlerinden mektup gelmiyor şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Ya o, bir saksı çiçeği değilse. Baştan hata yaptıysan o kökleri koyduğun yer noktasında.
Bakış açını değiştirsen, acaba mektup gelebilir mi?