hasretin hummalı karanlığı geçmişi dişleriyle koparıp ayrılık trenine kesmiş bileti yolculayanlar arasında altındaki tabureyi tekmeleyen çelimsiz dostlar yılanların süslü derisinde tef çalan görünmezler ya bir de görünseler hiç sorma
debelenerek girmişsin kompartımana yaprak yaprak kımıldamıyorsun aortunu çaldı kondüktör kibirli surat kostümünü giymiş bugün rüzgarın yırtık yerinden esiyor sesi küf ağzından kül sözcükler dağılıyor tenine izin versen sinecek geleceğine kapana kısılmanın iç burkan çaresizliği tırnaklarını batırıyor etine anlamadan dinledik dinlemeden anladık diyen gölgeler uçuşuyor çıplak kemikleriyle raks ediyor zaman rayların dizlerini okşamaktan öküz böğürmelerine dil çıkaracak vaktin olmadı ve Ferhat delememiş ki dağları hala varamadın betonsu baharlara zor bela çözüldü sabahın ışıkları gözlerinde uyuya kalmış çocuğun ayakkabılarına tutunup uçmak istiyorsun kırk kere söyledim bir daha söylerim orası onun küçük dergahı arınma yeri bırak uyansın bir şiir saati..
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
şiir saati şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
şiir saati şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
İyi bir şiir okudum...
Tebrikler