UNUTULAN ELLER
Aynı toprak üstünde yaşıyoruz hepimiz.
Bir birimizden habersiz. Pazar artıklarını bekler olmuş kimimiz. Kimilerimizde şatafatlı sofralara abone. İnsandı hepsi.. Çöpleri karıştıran çocuklara bakın. Hiç biri şarkı söylemiyor. Eskiden bir tek biz vardık şimdi başkaları oldu ortak. Kimler yok ki Afgan,ı var Suriyelisi, Iraklı,sı ve dahası. Daha listeye koymadıklarım var. Ekmeği kazanmak zor çiğneyene göre değişse de. İhmal edilmiş o insanlar. Ve el uzatılmamış çocuklar. Sakla gözyaşlarını şimdi gökyüzüne bak. Gözlerinle okşa gördüklerini. Sahipsiz birini kucakla Ellerinin arasından kayıp gitmesinler. Hava çok soğuk. Çelik gibi ayaz kırıyor nazik bedenleri. Açlıktan ölüyorlar çocuklar. Ve tenhalarda sahipsizler onlar. Sıcaklarda yanmaya alışmışlar Soğuklarda ise titremeye. Eksilirken unutulmuş köşelerde sahipsizce. Çoğalıyorlardı bir başka yerlerde. Yaşlıların hayatları anlatıyordu bir çok şeyi. Çocukların halini düşünen yok. Buralardan geçenler unutmuş buraları. Mahalleli artık çaresiz kalmış. Yetememişler artık. Sessizce geçip giden ve solan hayatlar. Sokaklar sahipsizlik kokuyordu. Savaşın vurduğu yerlerde ölmeyenler. Sokaklarda vurgun yiyordu. Soğuğu artık hissetmeyenler unutmuştu eskiyi. Gelip geçtikleri yerleri. Sokaklarındaki çocukları. Pazarın dağılmasını bekleyen yaşlıları. Açları unutmuştu toklar. Toklar açlıktan ölmüyorlar dı. Ruhları ölmüştü tende. Sessizce geçip gittiler o gelenler. Kimi açtı kimiyse toktu. Mehmet DEMİR 26.12.2020 ANKARA |