Yaşanmış anılar 2
Çekirdekten yetme derler ya hani
mapusluk onlar için olmazsa olmazların içinde canı yansada gönlü razı göz kırpmaz hep bir nam hep bir isim peşinde,desinler. Yürüyüşleri ele verir onları ağır abi edasıyla salına salına kartal kanadı gibi kollarını yana salarak bakışları,bir kalbi durduracak kadar sert haşin kaşlarını çatarak hele bir dilleri var ki akıllara zarar ayrı bir lehçe ayrı bir lügat o alemi bilenler bilir dil susar,silahlar konuşur ve sona erer ilk baharında hayat. Saymakla bitmez daha niceleri var kader kurbanı,arkadaş kurbanı uyuşturucu kurbanı ve yakıştırma adıyla damatlar her birinin geliş sebebi ayrı kesiştikleri tek yer koğuşlar sırdaşı olan iki katlı ranzalar artık bir yer görünür, birde gök dağ ve deniz mazide kalan sade bir anı Ardından bizlerde derin yaralar açan FİRAR... kahrolası kara yıl yedi mart bin dokuz yüz doksan yedi yedi ocağa kor düştü hazırdan yedi can zayi Şimdi; gün çile çekme günü yaman,sahnenin baş köşesinde o sefalet, sofrada bulunan kuru ekmek, kuru soğan gördükçe onları burkulurdu içimiz demir kapı kör duvarlar ardında kah ağlayıp kah gülerdi kimimiz kırarmıydık,kırmazmıydık olmadan farkında.... Murat Çetin |
Yüreğine emeğine sağlık
________________________________Selamlar