Çöl Çiçeği
bir çöl çiçeği kadar ıssız olmalı beyazın
bir denize düşmeye sonra da derinlerde maviyi başlatmaya yakın sudaki yansıman en büyük yıldız kadar cesaretli bir rüzgara ait olduğunu biliyor sesin şuncacık yağmurun toprak kokusu insanın içindeki zamanı apansız devirir yenik düştüğüne bu kadar mı sevinir insan bildiği her şey çözülür de ne de çabuk deli bir ırmak gibi içine akar en son bir ağaç filiz verdiğinde gölge utanarak sevinmişti suya değince ellerin söz susar, dağ konuşur enginlere bir gemi uzağını işaret eder albatros bitimi kaybolacağını bilen önce bir kelime çizer etrafına çünkü varı yoğu artık gümüşten sessizliktir lâl olur da gayrı gölgesi gelmeyi konuşur dersin, bir çöl çiçeği kadar umut dolu evren kadar çok, erişilmez rüzgara hazır bir kum tanesi ..... |