Yapay zeka açığı
Anneye Babaya Kitaba;
Acıtır keskin ağzıyla Daha derim başlamadan Tiftik gibi huylandırır Kaşınan uykuların ilhamıyla Yüreğimi keçisinden uyutur şiir Canımın işgaliydi olgunluğu Karşısında çocuksu ve iltihaplıyım Telaffuz hatamdı Avukatlı cüppe, bardaklı çay Batınıma yazılmış kaderimde Bir ayartılmaydı dramım Çıfıtçı kadınların iğneleriyle Bir uluma ilişti boğazıma Değişmez ses ona göre Dilimi alıp dilsizliğimi verir Nimetten sayar kıyameti Ters yüz eder yüzümü Muteber kılıflara rağmen Bir duyguyu erken doğurur Fiji Adası’dan ters akımlarla gelmiş Nimta kelebeğini ezmiştim sana göre Sucuktan kalan yağı ekmeğinle sıyırırken Acılısını daha çok severim diyordun Allahsız Gerçek hakllılığın dile geldi Lanetli masallar uydurdun Ne yapmak istiyorsan onu yap anlamındaydı Yüzüm yerine kelebek Yüzün yerine kıyamet Evet ya da hayır Ayağımdaki seçenekle doğru açıdaydı düşüşüm İlk cilveni önlüğüne sildin Ankara’ nın sezgileri meşhur Zaten çivilenmiştim yollarına Sen güzel bir beldeydin Yine de denizini unuttum Şehlaydı özlemin Bana mı yoksa başkası mı bakıyordun? Gerçek, sedefli timsahta Biricik bir tanecik çelimsiz bir çizgiydi Devamlı bir sızı Çimen hiç bu kadar hazır hissetmemişti ezilmeye Son günlerde Pencereden paraşütle atlamak geçiyor içimden Geceye rağmen çilli doğdun Kızıl saçlarıyla enfes bir günbatımı Seni renklendirendi güvercin Beni ağlıyor biraz da Bir buzlanma söz konusu Açık kalmış kükremen Hayaletleşmeden kulağımı örttüm Uzlaştım yanağınla Benim hayallerim ölme isteği uyandırır Yani huzursuz sabahı geceden yaşamalı Yazdıklarım okundukça işkence ediyorum kendime Görüyorsun tenim faydasız replikler döktü Şiire şiir yazılmış oldu Belli ki duygulanmış bir bahçedeyim Karnımda bir cılız sürgün çöle istençli Bizim iş ne oldu? Güya denizi doldurup yeni bir kıta yapacaktın Ufuk çizgisi gerçekten güzel Lambalar mekanik adamları taşır evlerine Yok olmadı Severken soğuğu unutmuşum Yangın gibiydi sonsuzun mülke ait karambolü Suretlerde bir yuva arar nane yeşili Sevecenliğin yürüyemez olunca Türkülere inanan biri yaparsın onu Ya da ezgisini satan yok yere Malum vatandaş mağdur Kimse aşkını terk etmez Yoksunluğun adı fakatla başlar İfadesizlik ile sona erer Beni sevmenin sebebi yoktu Her gün düşlerimi düzenli görüyorum Her gün düşlerimi düzenli öldürüyorum Hak veriyorum bir yanlışa girdik mi Falda bile adabı vardır başlangıcın Yamuk yüreyen abilerden başka Falezlerden atlayan kalmadı Denize enginliği yakıştıran Dibine çöktü amansız İtirafimdan taşırıyorum seni Şiir taşan çorbanın avukatıydı Uslu biriydin virajda fren yapıyordun Bu tıpkı senden ayrılmamın karşılğı Konuşan yanım Konuşan yarım Konuşan yarim Konuşmasız küller için çok beyazsın Denizin köpüğünü saflığın öfkesini durdurmalı Birinin katil olacakken aşık olması Birinin sebze olacakken insan olması Biri kolumdan tutmuş, rüzgara çarpa çarpa İzinde ve yönünde sürükleniyordum Kör bir noktada Başladığımız yer bir kazayla yuttu gerçeği İzinle girilen kafi miktarı seçip Beni yalnızlığıma iten mutluluk bir incitmeydi Henüz filizleneni eğip bükmeden Pencere güvercinle Ben de kışkırtıcı züppece bu şiirle bir kez daha evlendim Babamın tırpandaki teri Buğdayda devam ediyor Geçmiş olsun açlığıma Aşktan kurumuş dalımı saymazsan Ona karşı yaşamayı seçtim |
bir seda sayan taklidi:
parlain bir kültürdür. sen seversin sevmezsin beni ilgilendirmez. ben parlain kadınıyım.