23
Yorum
63
Beğeni
5,0
Puan
2386
Okunma
Bunca eşkalsiz dudak arasında
En sararmış sözleri sarnıcında biriktiren bilge
Güçlü ökçe seslerinden tanıdım seni
Hayatımın kırıklarını tararken
İnsan yorgunu saatlerin şekvasını anlatır oldum
Yerin yedi kat dibine işleyen yürek ağrısıyla
Dilimi sağıp
Daralmış zamanlarda mayalanan
Yalnızlığın soyuna bulaşmış huzursuz cümlelere
Ruh üfleyen ağıtları
Tutamaz oldum yüreğimin bohçasında
Parsellenmiş duyguların izlerini
kayda geçer harfler
Paslı nazarlar hurdalığında
Boz bulanık anılara düştükçe yolum
Nabzını tutamam yaşamın ,cılızlaşır
Bir pazar yeri gibi mağşuş
Mutluluğu gıdıklar olur bazen ayak uçlarından
Sesim sendeler gün ortasında
Hüznümü kayırır en çok
Ve göğüsler dostunu kara gözlü gece
Munis bir kedi yavrusu oturtup gözbebeklerime
Şefkati bir kına gibi sürmeye alışırım
Öğrenmeyi ertelediğim lisanıma
İçime süpürdüğüm ayrılıkların tozlanmasına
Mahir bir hasta bakıcı gibi
Yaralarımı yoklamana
Aynada ruhumu sıvazlamana
Ve hiç söylenmemiş söz
Hiç yaşanmamış aşk gibi hikmetine alışırım
...
5.0
100% (28)