Sen giderken hava bulutsuzdu Hatta yüzsüz dedim içimden Hüzün bile değildi çünkü teninin rengi Kapının önü kahvenin telvesi ve pencere de öyleydi Hatta bu yüzden gelirken veda ritüeline sulamayı unuttum çiçeklerimi ve kendimi …
Sen giderken birkaç damla süzülse gözlerinden yeterdi dikmeye kalbimdeki yarayı Ki bilirim daha fazlası Havariler içindir gözyaşının kaybetmişlerken İsa’yı ya da Aişe içindir uğurlarken Rabbe doğru göğsünde solmuş Gül’ün canını
Şimdi satılığa çıkarsam almaz kalbimi kimse İkinci elcilerden ve aşkı çiğnemeyi sevenlerden başka kimse ve dilencilerden ve g/özü görmeyenlerden başka kimse Burada olsan şimdi “Buna da şükret” derdin “İyidir sonuçta toprağın koynuna girmekten” Ben de “ Sen yok musun sen !” derdim Ne çektim senin şu dilindeki iğnelerden” Sonra gülüşürdük… Sonra öpüşürdük…;
Gitmesen olmazdı sanki ya da biletini ertelesen Çok korktuğumu biliyordun da alelacele kalkan trenlerden Ah sen ! Ah sen !
not 1: Sen gittikten sonra bileğime iki karga tünedi Yazamıyorum ve üçe bölüyorum mecburen gecemi Sen biliyor musun dillerini ?
not 2: Bu gün dikkatimi çekti bakarken eski resimlerimize Biz bu hayatın negatifinde inan daha güzel sarılıyormuşuz birbirimize Şimdi gidip çemkireceğim baskıda ellerimizi sildiği için karanlık odadakinin yüzüne
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.