Ben ki tüm inancımı yoksullukla sınanan çocukları gördüğümde bıraktım.
Elleri terli yoksulluğun, mahçup bakışlarıydı gözlerin. Zarar ziyan kaybolmuşlukla başını yere eğip, önce kuş yüreği kadar avucunu açtın sonra diken üstünde telaşlı gülümsemeni.
Sana baktığımda titredi her hücrem... Ruhunun kokusu çocuk, yüzün kusursuz esmer bir çiçekti. Dokunsam kanatların ürperecek, sarıp sarmalasam kollarımda ölecek nazenin bir kelebektin. Küçücüktün işte!...
Haybeye yaşamaktan utanır mı insan ? Ben utandım !... İnsan telaşıyla arşınlarken kaldırımları, anlayamadım, zaman diliminin, hayatı sabiler den söküp aldığını.
Peygamber sabrı olsa çat diye çatlar orta yerinden. Velfecr gözlerini görmemekle terbiye edenlerin su katılmamış riyakarlığına. Ulan, kanayan yaraya tuz, yokluk ateşine buz mu oldunuz ki umutsuz bir sarhoşlukla salınıp durursunuz. Sizler gökyüzünün en sönük cüce yıldızı, Onlar ölmeden kıyıya vurmuş deniz yıldızı.
Dilek USTA
Seçki kuruluna ve sayfamı onurlandıran dost kalemlere sonsuz teşekkürlerimle
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
RUHUNUN KOKUSU ÇOCUK şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
RUHUNUN KOKUSU ÇOCUK şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Öncelikle yazıma yaptığınız değerli yorumunuz için teşekkür ederim.
5 Aralık 2006 tarihinden beri, "sıradan insanlara kendini ifade etme imkanı sunmak iddiası" ile İstanbul/Ümraniye/Kazım Karabekir Mahallesi'nde çıkardığımız, ağırlıklı olarak mahallelinin yazıp çizdiği, sokakta örgütlediğimiz, mahallede kapı kapı dolaşıp "gönlünden ne koparsa espirisiyle" 1000 tane sattığımız, Türkiye'nin ilk ve de tek mahalle dergisi olan Çınardibi Dergisi'nin Eylül sayısı için bir şiirinizi yollayabilir misiniz?
Bizim öyle bir tarzımız yok. Ürünü kendiniz seçip yollamanız gerekiyor. Bana numaranızı yazın size watsaptan derginin PDFini yollayayım (adresinize yollayamıyorum, arşiv için birkaç tane kaldı elimizde çünkü. ama yeni sayılarımızı adresinize yollayabilirim isterseniz). dergiyi bir okuyun. ona göre bir şiirinizi seçip yollayın.
Merhaba sevgili Devrim.Çok teşekkür ediyorum sayfa ziyaretiniz için.Elbette istediğiniz şiirimi alabilirsiniz.Benim de katkım olabilirse ne mutlu bana.Özellikle beğendiğiniz veya konusu itibarıyla tercih ettiğiniz bir şiir varsa yazarsanız ona göre seçebilirim arkadaşım. Sevgilerimle
Öncelikle yazıma yaptığınız değerli yorumunuz için teşekkür ederim.
5 Aralık 2006 tarihinden beri, "sıradan insanlara kendini ifade etme imkanı sunmak iddiası" ile İstanbul/Ümraniye/Kazım Karabekir Mahallesi'nde çıkardığımız, ağırlıklı olarak mahallelinin yazıp çizdiği, sokakta örgütlediğimiz, mahallede kapı kapı dolaşıp "gönlünden ne koparsa espirisiyle" 1000 tane sattığımız, Türkiye'nin ilk ve de tek mahalle dergisi olan Çınardibi Dergisi'nin Eylül sayısı için bir şiirinizi yollayabilir misiniz?
Çocuklar dünyanın en masum halleridir.Onlar var olduğu sürece dünya güzeldir.Onlar Allah'ın bir emanetidirler.Onların kokusu cenettir.Bir tanesinin dahi mutsuz olduğu anda dünyadaki hiçbir şeyin değeri harbiyesi yoktur.
Makamına yakışan güzel bir şiirdi İçtenlikle tebrikle Selamla
Peygamber sabrı olsa çat diye çatlar orta yerinden. Velfecr gözlerini görmemekle terbiye edenlerin su katılmamış riyakarlığına. Ulan, kanayan yaraya tuz, yokluk ateşine buz mu oldunuz ki umutsuz bir sarhoşlukla salınıp durursunuz. Sizler gökyüzünün en sönük cüce yıldızı, Onlar ölmeden kıyıya vurmuş deniz yıldızı.
Çok teşekkür ediyorum sevgili Gülüm hanımcım. Etkilendiğim konularda kalemim söz dinlemiyor. Naçizane yazmaya çabalıyorum. Onur verdi değerli yorumunuz...
Sokakta dilenirken masumca hakkı yenilmiş çocuklar Düzen şerefsizleri hırsızlıkta ve haksızlıkla ne kadar uçuklar. Hassas ve duyarlı yüreğe ve usta kalemine candan tebrikler dedim.
Çocuklar ağlamasın, çocuklara gülmek yakışır... Duygu yüklü şiirleri sunan yüreginizi taktirlerimle beğendim ve Tebrik ederim... Kaleminize ve ŞİİRİNİZE coşkular sunarım… ........................................................................ Saygı ve selamlar..
Şiiirin mısralarla dansını seyrettim İmge imege nota verirken kıtalara bir şiir resitali geçti gözlerimin önünden tebrik ediyorum Hemşerim yüregin kalemin daim olsun Ayrıca şiirin hak ettiği yere gelmesinede çok sevindim
Sevgi ve selamlarımla
Bahattin Delice tarafından 9/8/2018 2:41:25 PM zamanında düzenlenmiştir.
Mükemmel bir şiir okudum kaleminizden. Emeğinize sağlık. Olduğu gibi, hiç bir zorlama olmadan, içten dile gelip, kağıda dökülen ve sayenizde okuyucusuyla buluşan sessiz çoğunlukların sesi olmuşsunuz Dilek Hanım.
Şiir güzelliğiyle güne oturmuş. Güzel şiirinizi ve sizi yürekten kutluyor, çocuklara eza edenlere ve onları hırs ve menfaatleri için öldürenlere lanet olsun diyorum. Selam ve saygılar
Haklısınız .. Kimi saklanıyor, kimisi kör numarası yapıyor. Keşke beni sadece çocukların, hayvanların ve doğanın koynuna bıraksalar... Büyüklerin dünyası ben gibiler için bile çekilmez ..
Düşünen beyinlerin zapt olunamaz isyanların cesur haykırışları ne çok yakışmış USTA Kaleme... Bir kez daha hüzün dolu yüreğime basıyorum seni. İnsanlığın ninnisini söylüyorum çocuk temizliğindeki asil varlığına. Selam Sevgi Esenlik ve Dostlukla..
Meleğim seninle hep aynı paralelde düşündüğümüz için dostluğumuz pekişti. Çünkü kalbini gördüm senin, düşüncelerini daima takdir ettim. Bunu yazılarına da yansıtıyorsun.
Ne mutlu bana ki ender bir kişilik olan seninle tanıştım ve sevgini kalbime sakladım.Hep oradasın biliyorsun değil mi ?
Çok teşekkür ediyorum senin kadar değerli yorumun için. Seni seviyorum..
Sizin yürek kelamınızı yıllardan beridir tanırım Ve her olumsuzluğa es geçmeden güzelliklere imza attığınızda Çok iyi bilirim Şiir hakettiği yerde Usta kaleniz zeval görmesin Kalbi tebriğimle
Duyarlı yüreğinizi kutluyorum. Anlam dolu dizelerinizi büyük bir aşkla okudum tekrar tekrar. Doğruları haykıran yüreğiniz hiç susmasın. kaleminiz daim olsun.
Erdal arkadaşım çok teşekkür ediyorum duyarlı yüreğinize ve değerli yorumunuza.
Sizin de kaleminiz susmasın. Zira şiirlerinize baktım ve kendime kızdım. Nasıl gözden kaçırmışım güzel serbest şiirlerinizi. Nice güzel şiirlerde buluşmak dileğiyle. Sevgi ve selamlarımla
Eksik olma sevgili hemşehrim. Seni de sayfam da görmek bir o kadar güzeldi inan.. Çok teşekkür ediyor, selam ve sevgilerimi gönderiyorum güzel yüreğine..
Sevgili Dilek Hanım, çok çok etkilendim. Günün şanına yakışır özellikte ve güzellikte bir yürek sesi. Kutlamak az gelir. Sevgilerimle. İçimden geçen üç beş dize ile eşlik etmek isterim. Zaman yontuyor duyarlılığını insanlığın Ellerinde mendil satan çocuklardan alamazken Gözlerini ihtirasın ve yankısını umudun
Dört köşe mutlak yüzler Sahibinden uzak bir varlık Adına insanlık denen cehalet.
Rugan ayakkabılarında yaşamın Bir kâbus adeta bir külfet Sicimlerine tutunduğum vapurun güvertesinde Kanayan bir çiçek Ve tuzlu suyunda denizin İnsanlardan alıp da nasibini nice ölü balık Belki bir vasiyet gerek Ölen insanlığın ardından Hele ki onca şaibeli dilek yok mu Yoran yüreği ve zihni?
Koyu mavi gözlerinde ellerime dokunan Bir kelebek olsa gerek Şakıyan kuşların Örüntüsünde aşk harmanlanmış Mutluluğa taziyelerini sunan Şeytanla kenetlenmiş Kötü niyet ve nursuz yüzlerine Şerh düşülesi sayısız kefaret.
Az sonra vuracak gonk Ve peyda olacak gece: Hükmünde siyahın Beyazı hep mi tehir etmeli?
Şimdi sükûta sığınıp Azıcık pembeye boyayıp yüzümüzü… Hani olur ya, Hiç mi utancından kızarmaz insan? Azıcık da gözyaşı ekleyip hasretimize Ve yorgun kollarında annesinin öpmediği O çocuğu Boydan boya serelim Yüreğin rahlesine Ve azıcık da sevelim büyümesinden evvel Belki büyütmeyen bir engelle Sahip de çıkalım içimizdeki afacan çocuğa.
Boyundan büyük laflar etmeden Asaletin tımarını yapalım Öykündüğümüz iyinin ve muradın Ve aşkın Hatta gazabın. Ne yalanla örtüşen bir gerçek acının vasfı Ne yüreğin biriken isyanı Gecenin kayıp rehaveti Ne de öldürücü gücünde ihanetin ve nefretin İksirine âşık bir mutluluk olup düşelim Damla damla Şanına yakışır bir mutluluk sergileyelim Yeri geldiğince Bazense ağlayalım utanmadan Hakkını verdiğimiz insanlığın Düşmeden gölgesi kötü yola Ne çok maruzat dilediğimiz de mi yalan Tanrı’dan? Zamanın kucağında bir deli taarruz Gün ve gece hasret iken güzele ve iyiye.
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy tarafından 9/5/2018 1:05:32 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgili Gülüm hanımcığım kaleminizden dökülen mısraları okurken çok duygulandım. Emeğiniz ve kaleminiz var olsun.
"Şimdi sükûta sığınıp Azıcık pembeye boyayıp yüzümüzü… Hani olur ya, Hiç mi utancından kızarmaz insan? Azıcık da gözyaşı ekleyip hasretimize Ve yorgun kollarında annesinin öpmediği O çocuğu Boydan boya serelim Yüreğin rahlesine Ve azıcık da sevelim büyümesinden evvel"
Çok teşekkür ediyorum değerli katkılarınız için. Baki sevgilerimle canım.
Hiç bir yerde Hiç bir zamanda değil çocuk düşlerinin sıcak yatagında olmalıydı o çocuklar ve şimdi sen öfkeni silip Gözlerinden uzayan o cennete sıgdırmaya çabalarken şairin dediği geldi aklıma öyle bir ölsek ki çocuklara yokluk yoksunluk ve ölüm kalmasa bir daha dedim
Aslında çoğu insanın kanıksadığı çoğunun da görmezden geldiği ülkemizin gerçegini yüzümüze vuran duyarlı yüreğine selam olsun
Tebrik ederim sevgili şair Emeğine Yüreğine sağlık Sevgi ve saygılarımla
Biliyor musun Taylan bazen yalnız başıma dolaşırken insanları gözlemliyorum inceden. Herkesin bir telaşı, bir kavgası var hayatla. Ve diyorum ki çocukların , doğanın , ve hayvanların olmadığı bir dünyaya bıraksam şu insanları acaba neyin koşuşturmasını yaşarlar ki. diye geçiriyorum içimden.
Dünya ve yaşam çok anlamsız.Resmen tiksiniyorum sevgisiz,ruhsuz ve bencil insanları gördükçe. Herkes birbirini harcıyor iki rahat nefes alabilmek için.
Merhaba Yaşar bey. Evet Ege can mavisi çoğu zaman. Geçenlerde Kuşadasında 7 si çocuk 9 kişi batan bot neticesinde boğularak öldü..Oysa ki ölmek için doğmamıştı o bebeler. Kim suçlu, suç kimin bilemedim gitti.:(
Çok teşekkür ediyorum değerli yorumunuz ve ziyaretiniz için.
Hani bazen sazan gibi atlama derler olta yoksa oksijen varsa sazan gibi atlanabilir. Mülteciler onlarında yurdu vardı komşusu sokağı dağı pınarları en büyüğü ve en kutsalı da umutları vardı söndü. Peki ne sorun sorun algı algılama ve açarsak dünyayı yöneten on üç aile var kimler olduğuna bakarsak ne kadar hüzün ne kadar acı ve gözyaşı döküldüğü ne ocaklar söndüğünü daha iyi anlarız Ege Karadeniz Akdeniz Marmara bir şey fark etmiyor.
Hoş geldiniz sevgili sueño. Anlamlı yorumunuz ve duyarlı yüreğinize sonsuz teşekkür ediyorum. Ne yazık ki para denen Tanrının kullarına bir şey olmaz iken, faribanın, fukaranın çocuklarını vuruyor ölüm. Sitemim, küfrüm, ve isyanım bu yüzden.
Şiir güzeldi, tırnak içinde kopyalayıp yapıştırdığım mısralar; Neyzen'i, Can Yücel'i ve de şair Eşref'i aratmaz. Namık Kemal Yaşasa; kendi kaleme aldığı şu:
Edepsizlikte tekleriz Kimi görsek etekleriz Hak’tan ümit bekleriz Ne utanmaz köpekleriz
Çok teşekkür ediyorum üstadım. Onur verdiniz sayfama her daim.
Arada küfrü hak eden o kadar insan var ki Necati bey.Öylesine pervasız, öylesine acımasızlar ki,sanırsınız dünya onların ekseni etrafında dönüyor. Kibir ve para insanlıktan çıkarmış çoğunu..
"Ne güzel söylemiş şair; gülmeyi çocuklar icat etti bizler tüketiyoruz" Evet kökleri sökülmüş kanatları kırılmış gülüşü donmuş çocuklar var bu dünyada Maalesef sırça köşklerinde buna seyirci yaşayan büyükler bir de... Hikayede kayboldum ve bende umudumu bir sokak çocuğunun gözlerinde bıraktım. D/okundu hemde en fenasından. Hep sevgiyle hep şiirle ve yine de hep umutla.
Sevgili Deniz,sözün üstüne söz söylenmez bilirim. Değerli yorumunuza tümüyle katıldığımı söylemek isterim. Doğmak onların elinde değil,yazgılarını da tayin edemeyecek kadar küçükler. Bu yüzden savrulup gidiyorlar yaşamak denen çarkın içinde...
Geçenlerde yan masaya gelip mendil satmaya çalışan kız çocuğuna adamın birisi bozuk param yok yavrum dedi. Küçük kız bana sakın yavrum deme diye tepki gösterdi. Üzüldüm ve düşündüm. Kim bilir nelere maruz kalıyor bu çocuklar.
Çok teşekkür ediyorum duyarlı kalbinize ve eşsiz yorumunuza.. Sevgilerimle
Gelecek kaygısıyla büyür şimdi çocuklar kimi düşlerin eteğinden tutmuş, kimi sofrasında kuş sütü, kuş tüyü yataklarda yatmış, kimisinin yastığı taştan, kederler gitmez dertli baştan
Sevgili Ahmet bey.. Ben şimdi ne yazayım böyle bir yoruma.. Başımın tacı cümleler.. Çok teşekkür ediyorum özümseyerek yazdığınız yorum ve duyarlılığınız için.
insanlık duyarlısı, yaşanılan hayatta az değil çok sık rastlaya geldiğimiz yürek burkan durumların körün gözüne sokulması gibiydi. ne hazindir ki konuya hakim ve de zamanımız enva i tür örnekleriyle dolu geçiyor...bir ahlaksız Dubai' de tek başına bir daire parasına yemek yerken, bir senede bin lira bulupta yemek yiyemeyenler binlerce... neresinden tutarsanız orası elinizde kalıyor...işte bu cehaletin demokrasisi... tebrikler ve saygılar sunuyorum...
Verdiğiniz örnek tam da benim söylemek istediğim bakar körler için di üstadım. Ne güzel özetlemişsiniz söylemek istediğimi. Kalemimde olmasa nasıl atarım içimdeki öfkeyi bilemiyorum. İsteğim sadece yanından geçerken bu çocukların bir nebzede olsa yardım edebilmesi insanların. Günü birlik çözümler elbette ki işe yaramıyor ama elimizden de başka bir şey gelmiyor. Çok teşekkür ediyorum değerli yorumunuz için.
Saygı selam ve sevgilerimle Sağlıcakla kalınız değerli ve duyarlı dost kalem.