Hatıralar kara kutu gibi,tüm enkazlardan sağ çıkıyor.
Kısa saçlı eski bir radyo çalıyordu içimde Gecenin beden bulmuş halinde. Üçer beşer çıkmak istedikçe merdivenleri Küllerinden martı doğuruyordu düşünceler. Medeni bir halsizlik çöktükçe üzerime. Hep aynı yüzler ve aynı sahte gülüşler. Dans ediyordu rüzgârlı platolarda. Boş kimliklerle..
Derin kırışıklarına karıştıkça yaşamın Yalnızlığın çıplak kokusu işlendi içime. Taşıdığım bu çağa yetmedi nefesim. Bir lahit döşendi şiirlerimin üstüne. Geçmişin izlerini şimdinin gölgesini Sıfırladı sözlerim cevap hanesinde. sildim yüzümü kasap süngeriyle. Kirli sarı limon kolalonyası dökülse de ellerime.
Çocuk bakışlarımı koydum duvara eriyip gitti her söz acımasız ışıkla. Hiç bir soru işaretini ünlemi çağırmadı yüzüm bir daha. Üşüdü ellerim geceden taştıkça Sarmaş dolaş olduğum tek yastıktı alaca karanlık. Varsın alacaklı dürülsün defterim Kim unuttuysa açık kapatsın şu radyoyu artık..!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ESKİ RADYO şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ESKİ RADYO şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Değerli seçki kuruna,beğeni ve yorumlarıyla yanımda olan Edebiyat Defteri Aileme sonsuz teşekkür ediyorum.Saygı ve sevgilerimi sunuyorum efendim.Var olunuz.
Bu sabahımın sessizliğine sesiyle ve sözcükleriyle denk gelen dopdolu bir şiirdi. Fondaki müzikle beraber aldı götürdü uzaklara. Derin düşüncelere sürükledi ve unutulmaktan bir köşede kalmış anıların da kapısını açtı. Günün şiiri olarak çok şık durmuş gerçekten ve yerini de fazlasıyla hak etmiş. Şiirin hikayesi ilk bakışta bir cümle gibi ama aslında öyle çok ki içinde taşıdığı anlam ile. Aslında şiirin hikayesi ardından gelecek şiirin harika olacağının işaretlerini vermiş. Tebrik ediyorum gönül sesiniz hiç susmasın inşallah. Nicelerine
Çok teşekkür ederim şairem mavim kalmadı ama yüreğimde maviye boyadım güzel yorumunuzu,yürekler hep birlikte susmasın yazsın kalemlerimiz çok sevgilerimle efendim.
Geçmişin izlerini şimdinin gölgesini Sıfırladı sözlerim cevap hanesinde. sildim yüzümü kasap süngeriyle. Kirli sarı limon kolalonyası dökülse de ellerime.
imgeler şiire işlenmiş özenle. enfes bir anlatım, yine özel iklimlerde raks eden duygular. çokça tebrikler kelama.
..baştan kutlayayım günün şiirini ve inanınız çok sevindiğime 'Ferda,ca' Hanım.. epeydir böylesi bir final görmedin serim düğüm ayırmadan..izleri hep derindi nostaljiniin sembolüyse hüzün yüzlü kız çocuğu tabii hiç büyümeyen ve hep eksik kalır birşeyler saklanır yüreğine ama şaire tümüyle ne de güzel anlatmıştı bize (sözün gelişiydi-eksik kalmazsa hayat yarım kalır) çokça tebriklerimle Şaire'ye...
biz yaştakilerin hemen hemen hepsinde vardı böyle bir radyo, pili bitecek diye sadece babamın açmasını beklesek de... Anılarda bir gezi oldu şiir ve sunumla. Tebrikler arkadaşım.
Her dinleyene göre radyonun saçı da uzar, sesi de değişir...
Üstelik 'arkası yarın'ları vardı eski radyoların... hem merak uyandıran hem umudu canlı tutan... Ama aslında yarına kadar yarısı unutulduğu için de 'akılda kalanlarla hatırlanan'...!
Çocukluk bakışları ve sesleri hep yansıyacak bir yerlerden bizlere... 'O radyonun sesi' kapatılamıyor!... Yüzleşmekten başka çare yok!...
Çok etkili bir şiiri diliydi... Güne yakışan şiirinizi ve sizi içtenlikle kutlarım... Saygılarımla...
''Kâğıt hedefler gibiydi kalbim. Su tabancası poliğonunda''
Hikayesi ayrı güzel şiir ayrı güzeldi Ferda Hanım. Beni de en çok şu yukarıya tırnak içine aldığım bölüm etkiledi. Bir kalbin kırılmışlığı daha güzel nasıl anlatılabilirdi ki.
Tüm kalbimle tebrik ediyorum, sevgiler selamlar şiir yüreğinize.
Evet Hicran Şairem ,kırılganlıklar kadar sevinçler de var belki ama nedense hep kırgınlıklar kalıyor aklımızda istemeden...Çok teşekkür ederim mavim kalmadı ama yüreğimde maviye boyadım güzel yorumunuzu çok efendim.
Anılarla, yaşanmışlıklarla dopdolu bir ömrün açma-kapama düğmesi olur mu demeyin... Radyodaki bir nefes şarkı sizi zaman tünellerine uçurabilir. Çağrışımları, düşleri tetikleyiciydi derin kapsamlı şiiriniz.. Kutlarım yürekten. Sevgilerimle.
Altı pille çalışan transistorlü üç dalgalı bir radyom vardı benim, çocukluğum ve ilk gençlik yıllarımda. kısa dalgayı dinlerken parazit yapınca üzerine yatıp kulağımı dayardım hoparlörüne. o şarkıları dinlerken şiir yolculuğum başladı o unutulmaz yol arkadaşım radyoyla. O anılarımı hatırlattınız, beğenerek okudum. tebrikler.
Kapatmayı becerebilmesi için herhangi birinin... Açmayı da iyi bilmesi gerekir.. Ölçülüp biçilmiş tercihlerdir istasyonlar... Hangisinde durmalı, dinle(n)meli... Hangisini teğet geçmeli, öngörüsü ya da tecrübesi olmalı... Radyoya ne kadar benziyor insan... Şiirde hele...