korkularımı ardıma takıp onlardan kaçmakla geçti öfkeli ve duru çocukluğum.
yaşamdan habersiz yıldızları sayardım gizlice, sevmeye başlayınca lacivert geceleri inatla beklerdim altın sarısı peri kızını yatağıma gelip girecek gibi.
ve sevinirdim her gök gürleyişinde, uçurtmamı koyup pazarlığa yetmezse bir de çemberimi, yalvarır yakarırdım delicesine; sanırım melekler de ağlardı onları göremiyorum diye.
dündü çocukluğum, şimdi gün döndü kendi çarkında yıldızları saymıyorum artık; korkularımı yalnız gecelerimde harcadım yastığımda sakladım düşlerimi.
anladım ki aradığım bendeymiş, bir insan sevdiğinde kalbindeki melek gülümseyerek sevdiğine geçermiş.
zaten biliyordum dileğimin tutacağını uçurtmamın ipi koptuğunda oynamıştı yüreğim; sonra, rüyamda sürdüm çemberimi rüzgârlarla yaşadım yağmurlarla yaşlandım, başım dağ gibi dumanlıydı; ama ayaz düşmeden içime çocuk oldum yine.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
bir melek görmek için şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
bir melek görmek için şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Ne güzeldi çocukluğumuzun düşleri,bazan hiç büyümeseydik diye geçer içimizden. Ahhhh nerde nerde o çocuksu düşlerimiz ve sevdalarımız.Yüreğine sağlık beni çocukluk günlerime götürdüğün için size teşekkür ederim.Saygılar
anladım ki aradığım bendeymiş, bir insan sevdiğinde kalbindeki melek gülümseyerek sevdiğine geçermiş.
Şiir muhteşem.
Keşke ben yazmış olsaydım diye hayıflandığım kadar güzel.
İşte şair,işte şiir.
Ben okumakta geç kaldığım için şaire özür borçluyum... Sizi okumak çok keyifliydi bu tadı ve keyfi aldığım çok değerli ve benim için özel bir öneme sahip şair kardanadamın şiirleri gibi...
zaten biliyordum dileğimin tutacağını uçurtmamın ipi koptuğunda oynamıştı yüreğim; sonra, rüyamda sürdüm çemberimi rüzgârlarla yaşadım yağmurlarla yaşlandım, başım dağ gibi dumanlıydı; ama ayaz düşmeden içime çocuk oldum yine.
Şiirin mesajına tamamen katılıyorum elimizde o kadar büyük güçler var ki ne keşfedebiliyoruz ne kullanabiliyoruz
Şiiriniz beni çocukluğuma sürükledi 8 yaşındaydım ve Anderson'un kazlara dair masalını okurken önümdede kazlar vardı masalın tarifesine uyarak uyudum. Çünkü diyordu anderson çocuk uyuduğunda kazlar onu kanatlarının üzerine alarak ufukların ardındaki cennet gibi bir yere götürecek
Bu şiirinizle canım dostum ufukların ardına bir kez daha uçtum
umutlarını sakladığın yastığına koyduğun baş, ve içinde dolaşan peri , her zaman aranır, ama bulunamayacak kadar orak artık imnan şair, her nere elini vursan suratına kara leke olur peri sandığın sevda, riyaya büründü melek sevgiler... beklersin... geldi işte budur dersin... ama zaman süzgecinden yüreğinizi kıyım kyım yaparak geçirmeye çalışır....
evet değerli şair işin püf noktası burası ...herşey ama herşey bizde gizli..kendi sırrımızı çözdüğümüzde tüm kör düğümlerin nasıl kolayca çözüldüğünü hayretle izleyeceğiz...anlamlı düşündüre derin dizelerinizi doğal güzelliklerinizi yürekten kutlarım..sevgi saygı selamlarımla..
anladım ki aradığım bendeymiş, bir insan sevdiğinde kalbindeki melek gülümseyerek sevdiğine geçermiş.
ve o zaman görülürmüş melek.
Sevgili Ömer Nazmi…
Çocukluk düşlerimiz ve çocuk yanımız aslında biz büyüdükçe de bizlerin içinde bir köşede kalır bekler…
İnsan sevginin safında ve mutluluğun doruğunda o masumane çocuk yanımız gelir oturur yüreğimizdeki coşkuya.
Aradığını insan kendinde bulamazsa başka bir yerde bulamaz o kendimizde kurduğumuz ve yaşadıklarımız içinde saklıdır bize kalan bu hayat oyununda onu bulmaktır. Çünkü insandır kendini yeniden dünyaya var eden yok edende…
“İç çocuğumuzu arayış uzun süreli bir yolculuktur. Elma ağacını diktikten bir hafta sonra o ağaçtan elma toplamayı beklerseniz, kendinizi hayal kırıklığına baştan mahkûm etmiş olursunuz. Biyolojik gelişmelerde olduğu gibi, psikoloji alanındaki gelişmelerde yavaş adımlarla ilerler. Yıllar boyunca süren bir hastalığı bir anda iyi etmeyi beklemeyin. İç çocuğunuza inanarak her gün iç çocuğunuzla buluşmaya devam edin.” Doğan Cüceloğlu – İçimizdeki Çocuk adlı kitabından… Önce içimizdeki çocuğu mutlu etmeli, onu doyurmalı bizde ki nitelikler ve istekler. Elma ağacından zamanla meyve toplanırsa, sevginin meyveleri de zamanla toplanır. Hep melekler vardır dualarımızda bize yardım ettiğini düşündüğümüz ne de hoş işlenmiş dizelerde…
Yine sağlam dizeler şairden. Yine betimlemeler ustaca.
Ne güzeldi çocukluğumuzun düşleri,bazan hiç büyümeseydik diye geçer içimizden.
Ahhhh nerde nerde o çocuksu düşlerimiz ve sevdalarımız.Yüreğine sağlık beni çocukluk
günlerime götürdüğün için size teşekkür ederim.Saygılar