İnanmak Kavgası
Daha ilk basamağında yaşamanın
Yüksek dağların Soluksuz ölürken de O susuz ırmaktaki acının Her birini gölgesine iliştirir gibi En uzak kalan menzillere Dokunmaya hazır Sonun başlangıcında Tattım. Bir çeşmeden su içtim Göğsümde bir bataklık Yeniden yeşeriyor çınar yapraklarıyla İçtim o sevdanın son damlasından Köşe kapmaca! Kapatma gözlerini, uyan sabaha Henüz vakit erken ışıklar var yanağında -magmaya dokunan gamze- İçinde bitiyor kır çiçekleri Sonu mutlu biten masallarda Şükür! Rönesans tablosunda buldum adını Zamanı büküp Anı doğuruyorsun içimde Koşup sarılasım geliyor Koşup Çocuklar gibi ağlayasım Koşup Öylece seyretmek hayatı Dağ çekilir yolumuzdan Merdivenlere bir türkü iliştiririz Taş süslemeli kapı, üç evliya türbesi Sandım ki yine o keder Dağ çekilir yolumuzdan Başla deyince başlayabilir Ölü bir kent dirilebilir Bir bakmışız ki duvarlarında kaçırdığımız zamanlar (Ansızın çıktın yol kenarından Gözlerinin ucundan iyilik içtim Güzellik içtim Sevda içtim) -işte durmadan kaçmak- Koca kentlerin terminallerinde İnanmak kavgası Seninle, yaşamaya Ben dirliğimde doğarken Sımsıcak mühürle adın göğsümde Ak ve mağrur Annemin dualarına benzer Sabah değilsin Geceyle başlıyor güzelliğin Tütsülerle dokundun Menzillere Gecenin gidişine. Ay’ın haresinde bin sevda! Dönüşü olmayan karayollarında Yorulmadan öleceğim Toprağımda biten kır çiçekleri. |
Şiirinizi okuyarak haz duydum...
Şiirinizi Beğendim...
....................................... Bitmez selamlarımla..