Sınırsız düşlersen ömrümün en güzel günüsün anavatanısın şu haymatlos göğsümün çölde suyu bulmuş bir bedevi gibi çoğu zaman titreyerek yanında kuşkusuz ve çoğul muştular yaşıyorum uzun uzadıya gülebileceğimiz bir ömür istiyorum şakaklarında alı al moru mor bir dünyalık şaşı bir kuşun bir kurşuna denk geldiği gülüşümden nefret ediyorum ağlayarak geçiyorum geceleri başka ülkelerin başkentlerinden sokak lambalarını patlatıyorum tek tek sarhoşum üstelik dilim dolaşıyor kimi görsem sevgilim diyorum bana yabancı olan biri var üstelik sahilde yıldız taşı topluyor dışımda doğdu içimde büyüyor nasıl boyuna sevdalanıyor insan asıl hayran hayran bakıyorum bir zaman diliminde asi durmuş saatlerin tik takları gibi ritmik uyuyup uyanıyor sürekli vakit yatıp samanyolunun koynunda çocuklar gibi uyanıyorum |