Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
Okuduğunuz şiir 17.7.2015 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Suyun Bige'ye
yarınları traş edilmiş bir ülkenin tam ortasında geçermiş masal kağıt üzerinde birbirini itip kakan heceler yüzdürürmüş m/adam
mâhirmiş hicaz efsâneler yaratmakta sabun köpüğünün zamana direnememesini zûlden saymazsak fizik ötesi kaygılar kaydırırmış su üzerinde, denizi filan taşlar gerçeklerle beslenen modifiye edilmiş yalanları varmış bir çoğu gibi kelime mühendisi derlermiş oysa o çizdiği resimlere anlatırmış en çok kendini
hissetmenin yüksek rakımlı tepelerinden seslenirmiş kendi değil ellerinin buğusu yazarmış çoğu an bâzen bir ada çayı bâzen zerdeçallı bir parça çörek eşlik edermiş transa girmesine bâzen alkole karışmış ıtırlı bir şarkının kesif nağmeleri suyun bige dermiş şiirler kendilerine!
hep beklentilerin izdüşümünde çalınırmış sazlar bir mahkûmun son anları gibiymiş şimdi son anları alışıkmış oysa koynunda kuşlarla uyumaya boyunca şımartılmaya sonu sormanın umursamaz cevabını boyarmış avucundaki fırçalar sanki çıkagelip diyecekmiş gibi biri vakit tamam
adına en çok şiir yazılan m/adam apoleti taşırmış dik yakalı omuzlarında suyun bige’den tut Sahara’ya dek tüm yollar ona çıkarmış gizemli patikalarda sürünen şiirlerde
şimdi pek haşır neşirmiş diyorlar martılarla keder dokuyormuş boyuna büyükada kanlıca arası bir yerde ak vurmuş siyah saçlarını sürüye sürüye törpülenmiş diyorlar eski hırsı ve konuşmaz olmuş dili o şiirin finâlinden sonra " benden sonra sevmedin sevemedin kimseyi"
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Suyun Bige'ye şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Suyun Bige'ye şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Güne yakışan bu güzel eserin sahibi sevgili ustamı kutluyorum. Büyük keyif aldım, emeğinize yüreğinize sağlık. Sevgi, saygı ve selamlarımla. Hoşça kalın…
İkinci kez gelip okuduğumda ilk cümledeki düşüklük ve aşağılardaki harf eksikliği, ayakları tam yere basamamış olan cümleleri gördüğümü nedense belirteyim dedim.
Şiirin beni götürdüğü,uzak yada yakın olmasına bakmadan,başkalrının özgürlüğüne dokunmadan,özgürlük hakkımı kullanıp,kısa bir gezintiye çıkacagım: Yukarıda doğal olarak bir kaç karede gösterilen malum,mahut m/adam'lar,yaşamın her parselinde varlar varolacaklardır! İyi ve kötü ayakların toprağa kıyamete dek basacağını,kutlu metinlerden öğrendiğimiz için varolacaklardır diyoruz.
Kötülerin suçu ne o zaman? Yazılan senaryo gereği rollerini zorunlu olarak oynamaktalar mı insanlar?
İki yol,iki taraftan birini seçme özgürlüğü mutlak anlamda kişiye verilmiştir.Allah(c.c) yönlendirici,birini seçmeye zorlayıcı değil,izleyici gözleyicidir sadece.Kirli yollara yönelip adım atmak isteyen,atanlara sadece buyrukları ile dur demiş,gitmemesi için önlerine set çekmemiş,engellememiştir.Keza temiz yollara yollananlarıda bir meleğin kanadına bindirerek güzelliğin içine kondurmamıştır.Bu durum baştan sona önünde el pençe divan durmamızı gerekli kılan sonsuz bir adaleti göstermektedir bize.
Zehirli hava solunan yaşam seçimini,O'na özgü,sonsuz özel hoşlanmama,yüksek oksijenli soluk alıp verme arzusu ile gösterilen çaba ve arınmayı ise hoşlanarak izleyip gözlediğini bilmekteyiz.
Biz seçtiğimiz için Allah(cc)takdir eder(yazar diyelim)Allah yazdıgı için biz seçmeyiz. "Güneş takvime yazıldığı için tutulmaz,tutulacagı için yazılır" sözünü otuz küsür yıl önce duymuş yada okumuştum.
Söz buraya gelmişken sonsuz yanlış rotadaki "Cebriyye" gemisinin,kaptan ve yardımcıları ve tüm yolcuları ile korkunç bir batışa dogru seyretteklerini soylemeden geçmeyelim.
Ortak paydaları olan başka bir muhite uğrayalım şimdi.. Alt sıkletlerde,hatta sıklet dışında iken baş güreşlere soyunan yalancı pehlivanları "bu haksızlık adaletsizliğe müdahele et artık!Görevin sorumluluğun bu,senin!"diye kutlu bir nefes gibi kulagıma kalbime zihnime üfüren erdemlerin bu handiye mukaddes buyruğuna karşı gelmeyerek,zulmu alkışlayıp hakka, hakikate,adalete savaş açan en basit sözle şakşakcıların gözleri önünde,kantara çıkararak gerçek kilosunu,boy ölçerle kaç santim olduğunu gösterdiğimi söylememe,olmadığı için kimse nefsilik,egoistlik demesin!Bunu yaptıktan sonra önlerde değil orta yerlerde oturduğumu söylersem düşünceleri değişir belki!
Masum sayılabilecek duygularla önlerde olmaya çalışan ortalama insanların beni fazla rahatsız etmediklerini, vakaların, akıl zeka ve yetenekleriyle beraber şeytanın kucağına oturan,tüm plan ve programlarına dalavere,sahtekarlık,madrabazlık,fitne fesat,kıskançlık ve benzerleri hakim olan, necisler oldugunu belirtmeliyim! iblisi yöntemlerle cüceliğini,heybetli gümrah boylu poslu gösterebilen mide bulandıran yaratıklar kadar,farkettiği bildiği halde,bunlara yüksek payeler makamlar sunanların suçu en az onlarınki kadardır. Alçakları yükseltenlerin alçaklığı daha alçaklıktır!
Bunlar ve destekçileri için en son kaç yıl önce sarfetiğimi bile hatırlamadığım bir cümle sarfedeceğim: Lanet üzerinize olsun!
Sehat Akdeniz'in yüksek kalitede şiirlere sahip biri olduğunu,bu sitedeki en iyi serbestci kitlenin ön safında yer aldığını,sanatcı olarak dünyaya geldiğini düşünmemin üzerinden burada bulunduğum kadar zaman geçti. Bu güzel adam,gruplara yaslanmayıp,dost ahbap ilişkilerinden medet ummadan burada bulunmakla da,bir okur olarak benden tam puan almıştır.
Teşekkürler Serhat bey! Sizin gibiler olmasaydı yaşam benim için dayanılması imkansız ağrılarla dolu olurdu.
Hem bayramınınız hem ödüllü şiir için kutlayacağım sizi!
poetique tarafından 7/18/2015 10:29:48 PM zamanında düzenlenmiştir.
poetique tarafından 7/18/2015 10:31:50 PM zamanında düzenlenmiştir.
poetique tarafından 7/18/2015 10:37:38 PM zamanında düzenlenmiştir.
sayın poetique ; öncelikle sizi hiç tanımadığımı yazdığım veya yazdığınız şiirlerde karşılaşmadığımızı belirtmek istiyorum. Ve bu ibarenin altına da tarafıma altın kıymetinde yaptığınız değerlendirmelerin duruşumun şiire bakışımın kızarmış yüzünü koyuyorum. Bendeniz bilenler bilir övünmeyi böbürlenmeyi sevmem bu hayat anlayışımla paralellik taşır ama şiiri bilirim az çok ki otuz yılımı verdim neredeyse. o ayakları yere basanları alır önüne hep! tüm diğerlerini ardına, altına...
şiir adına bir sloganım vardır; iyi şiir-şâir bir gün mutlaka gerçek kurunu- okurunu bulur! hedef dâima daha iyisi nasıl olur? dur. ve şiir konu olduğunda o hedefe ulaşmak için satır aralarında muazzam betimlediğiniz ucuz işlerle gruplarla vs işim olmadı olmaz da. bu yüzden kendimle gurur duyarım hep. ve bilirim ki herkes kendinin ne yazdığını bilir yszabileceğini de ve iyi şiiri de ... hiç tanımadığım biri beni takip ediyor okuyor ve hakkımdakileri bire bir yazıyorsa doğru yoldayım demektir bu!
ve inanın şiir adına en duygulandığım aynnı zamanda en çok gururlandığım tespitlerden birini duydum sizden. yalan yok kimdir bu kişi diye yazdıklarınıza - ki hepi topu 5 şiir- bakmasam ya da yazdıklarınızın ağırlı altında ezilmesem çok da önemsemeyecektim. övgü sözlerini çok duymuşumdur çünkü elbet bunlar herkesin hoşuna gidecek şeylerdir gurur verir onur verir itici güçtür. ama bence hazmedemezse insan o ağırlığın altında ezilir körelir.
lafı fazla uzatmadan tekrar önümüze bakıp uolumuza devam edelim diyorum. soytarıların krallardan çok ömrü olduğunu iyi bilen biri olarak bulınduğum yer yeter bsna naçizane karalamacı! ama herkes yazılanı bilir okur değerini -dile getirecek erdeme sahip olamasa da- verir kendince. hep önemsediğim esas değer ödül pâye işte odur! ki arada derim iyi şiir şâir bir gün mutlaka gerçek değerini gerçek kurunu- okurunu bulur!
küskün bir çocuk gibi sahilin taşlarına tünemiş gözlerinde bitimsiz özlemin mısraları dudakları gel demeye imtina eder git dediği zaman ki gibi gururludur hala unuttum der unuttum seni elleri yüreğini kapatırken gizlice.
Bu şiiriniz sanırım bugüne kadar ki en güzel şiirlerinizden biri.
Satır satır bizi kadının gurur denizinde yüzdürmüş onun kendini beğenmişliğinde nasıl bir girdaba düştüğünü ve unutmasının mümkün olmadığını bile bile ve unutmadığını yüzümüze vura vura akıtmış sayfaya.
Büyük keyif aldım, emeğinize yüreğinize sağlık.
Sevgi, saygı ve selamlarımla.
Hoşça kalın…