-Külden köylerim var benim-Bir bıçak yarasından müddetli, Evveli belirsiz nefesler bekletiyorum. Sökün sökün öksürük biriktirirken ciğerlerim, Ağır ağır sana yumruklanıyor sırtımdan. -Kanıyor bazen, bazen de yanıyor malumun, Çoçuk sevinçlerimi özlüyorum... Ilık bir bahar esintisi dilerken hevesinden, Cebimde paslandı parmaklarım.. Mısralar kederliydi tabi ki, Bende kederliydim... Yüreğini buz bağladığında sınırsız, İlk ben üşüttüm.. Varlığına düğüm düğüm boğazlanırken, Yokluğuna yalanlandım şüphesiz.. -Külden köylerim var benim..! öğren istedim, Dağ başında çörekleniyorum... Kınından çektiğin kelimelerini, Düşe kalka okuttuğun gözlerime. Bu kaçıncı tuz basışın bilmem..! Kıyılarında gezindiğim uçurumlar düşerken ayaklarımın altından, Geçtim sandığım mevzilerde kurşunlanıyorum.. -İçerden fethedilmişim ağır aksak ve tutsak, Ne garip gönül sarayından ilk ben düşüyorum... Oysa en anlatılmazı şer gösterenlerden korudum, Çizik çizik parmak uçlarımla.. Siyaha bürünmüş ömrümü renklerdirdim en alacasından. -Yokluğunun açtığı yarayı varlığın kapatamaz öyleyse, Eğilip kımıl kımıl sindiğim yeri terketmeli, Zarar vermeden avludan toprağa, Öylece uzaktan sevmeli.. -Kelepçelerimin anahtarı gözlerindir Müebbete mahkumiyetimde.. Ondan buralar dip etmiş sevgili.. Vuslat mahşerimindir... İsmail Yılmaz |
bıçak yarası müddeti
vuslat varsın mahşerin olsun
tebrikler