küçük “p” ile konuşmalar...
P...
“kendinden başka efendisi olmayan kendine köle olur” p... insansın ya hani, sen insandan gelirsin eğilip bükülsen de, bağlanıp çözülsen de ölüyken dirilsen de yolun insana doğru... insansın, alameti insanlıkta ararsın bir söz ateşin olur nispetince yanarsın m... siz! bir kelimeden geriye kalanlar siz! ana yollar, su çarkları, kapı önleri ve kelebekler, ve gece vardiyaları yürüyenler ve duranlar konuşanlar ve susanlar rüzgar vurmuş dal gibi boşlukta salınanlar ben! işte o ben ki varolmanın incelen bir cüzü saati altı otuz olarak aklımda tuttum masayı pencerenin yanında güzel eşyaları yaşamanın çalar saat üç defa çınladı durdu benden başka kimseler duymadı bu müziği çalar saat dört defa çınladı durdu kimsenin bu kavgadan haberi yoktu p... sana bir sen lazımsın şu senden çıkaracak hep sende kaybolarak kendinde arayacak illaki eksiğine kör gözünü yumacak saatin altı otuzunu aklında tutsan masayı pencerenin yanına koysan bir miktarın önünde secdeye varsan kapı zili üç defa çınlayıp durur benden başka kimseler duyamaz geldiğini kapı zili dört defa çınlayıp durur senden artacak o sen hesapta yoktur m... giderek yaslanıyorum kendi gölgeme bir omuz ver meğer ki varsan varsan, ve her daim yakınımdaysan kimsesiz bir başına kendini arıyorsan ben! sonsuz bir zamanın sonlu ardından her bakışta vurulup, her solukta sağalan saati altı otuz olarak aklımda tutan masayı pencerenin yanına koyan ölü şeyler arasında ölüp kaybolan kapı zili üç defa çınlayıp dursa benden başka kimseler duymasa geldiğini kapı zili dört defa çınlayıp dursa beni bulacak hikmet ya bende yoksa p... insansın ya hani, insanlıktan gelirsin boy verip yeşersen de, sararıp savrulsan da siman bir kızıl lale, omuzların laledan sinenden biter hüzün, ah çeker içlenirsin yalnızlığa bir ses ver, bir yüz çevir dünyadan kendine varan yolcu artık yolu neylesin insansın... alameti insanlıkta ararsın bir düş ateşin olur hikmetince yanarsın |
beş, altı...hep çalsın kapı zili.