sarı yağmurluklarına defnedilen ölü çocuk bedenleriydiler
Sahipsiz titremeleri vardı
Soft gözlerinde mahzun bakışlar
Masumdular
Zannedildiği gibi değildi işte
Doğudan doğdular
HiçBilmediğiniz bir yoksulluktan peydah oldular
İçlerinin iç çekişleri vardı sağır olduğunuz

Siz
Cesetlerden bozma ucube suratlılar
İhanet yağmurlarında göçmüşken katran yürekleriniz
İzbe dehlizlerde istiflendiniz
Kirli zihinsel istifralardan ibaretti bütün bildiğiniz
İçi boşaltılası kötürüm bilinçleriniz

Onlar
kocaman çorak okyanusları içmişlerdi
Dalga kırıkları batıyorken ciğerlerine
Soluklarını kestiniz
kan doğrandı lokmalarına
Gözyaşı kokuyordu elleri
Ölü denizlerden çıkmış gibiydi çelimsiz bedenleri
Bilirmisiniz peki suyun balığın içinde yaşadığı dünyayı

Siz
Gece başucunda su olmadan uyuyamayanlar
Çölleşmiş kıraç kalpleriniz şerha şerha
Bütün renklerden azadesiniz
Korkunç hataların tefekküründe
Şu dünya çukurunun içinde
Efsunlanmış gözlerinizle geçerken karanlık dehlizlerden
Mengenelere sıkışacak köhne bedenleriniz

Onlar ki
Soldurduğunuz bir avuç cennet çiçeğiydiler
Derildiler tarlalarından
bitemeden bahar topraklarında
Yittiler

Siz
Kisvelerine aldırmayanlar onların
Birikiyorsunuz kıyametinizin göç yollarına hınca hınç
Kurgulu harikalar cehenneminin duraklarında
Sonsuz azaba garkolacak
Bi çare sebeplenicilerimizsiniz bugün
P..çliğinizin hiçliğinde yokolun
Yakılın

Savaşlarınızı görmüştük
Sökülsün tırnak aralarınızdan kanın hıncı
Yıkım günüdür gün
Yıkılın

Sönsün Işıklar