Sıradaki Issızlık
Acı ne çoktur bazen
bazen umutsuzluk camın kırığından sızan su denli gerçek Aşkın sen hali gibi yitik aşkın ten hali gibi sancılı kristalize kalıntılar gibi parlak İllegal sevmeler arasında bitap bıçağın keskin ucundayken dirayetli asil suskunluklar bırakabilmek sevdaüstü tutkuyla Kaçıp sığınılan kuytular Ve yırtılmış resimlerin yitik parçaları gibi bir boşluk esrikliğini savurmuşluk öylesine işte Az çalkantı sarhoşluk biraz da eksik kalan çıplaklığımızın soyutluğuyla yüzleşirken yol yol cümleler kelimeler kırık dökük anlam perişan imgeler kayıp Kilometrelerce sözcüğü sessizliğe göme göme yürümek varmak kıyısına o yerlerin Kendinden uzak düşen her kent kırılan bütün dallar mavisi saklı gök gitmek sessiz ve sözsüz ağır aksak sahtekar aynaların sırıtkanlığı gitmek kendi yüzünün aydınlığından bile dip bir suskuya bürünmek anlayacak olana Geceyi yırtan çığlığa ağdalı korkular giydirmek sanrılar arası terli nöbetler gölgesinde kuyu diplerini soğuğu ve ıssızlığı ezberlemek Ciğerlerdeki yangınla sevişken sevilmeyi özlemek gibi sevmek göğe erguvan kokulu düşler uçurmak gibi bilebilmek sevmeyi Çünkü bir cümle uzunluğu bile etmez ömürler okunmamış onbinlerce kitap kalacak kadar ..... küçücük bir kaygı gibi beklemek ölümü ..... |
her acıdan bir bilgelik
bir ışık doğar
oysa ölüm ne küçük bir kaygıdır
buram buram bir aşk kokan
bir şiir okudum
kutluyorum
saygımla
.