Gelme
gittin ya
yine aynı bu şehir gurbet diyorum gurbet hep aynı soyunmuş esaretinle bu ten gelme esmerliğimin vuslatla örtüneceği özğürlüğe yosun kaplamış gövdesiyle bir kış daha camdan içeri bakan çınar dört mevsim toprak hep aynı neminde bu kentte gittin diye ıslanmadı ki bu şehir hep böyle yağardı gök varlığında da ayazdım yokluğunla dökülmedi bu şehir yoksan ne olmuş yastığım yorganım yine sen dokulu yine ay`sın içimde doğsan da doğmasan da ben ayrılamadığın gece anla varlığın da yokluğun da alfabemde bir gittin diye dökülmedi bu şiir yoksun diye buz kesmedi bu şehir öl lütfen mahşerim olmadan gelme! sude nur haylazca |
hem aşkın onurunu atbaşı koruyabilen çokk nadir şair-şiir vardır.
bu da öyle
külah çıkardım
pardon şapka olacaktı.