**meleklerin**

kanatları doğduğum şehire hep kar taşır
evin duvarları uzun borularla dış hatlara
akşama kadar zehirli yakıt taşıyor sanırsın
gece çoluk çocuk yatmadan susturulur közler
kuzine sobanın üstünde irili ufaklı demlikler hazır olda
içinde her daim zencefil kök tarçın kaynar
karanfil kokusu dışkapıda geleni sarmalar



birde devamlı güm güm diye fokurdayan koca bakır güğüm
onun yanında koca bir tencere kavurmalı patates yahnisi /
/yada /lahana sarması


patatesler kuzinenin fırınında fısır fısır konuşuyor
sobanın üstünde alnı çizik kestaneler
ellemeyin sakın ha patlamaya hazır bomba var
eve gelen misafirler ise hep şahmaran masalını anlatırlar
dışarıda tipi boran kar mı var ?
donan kedileri yıldızlar cemreyemi saklar ?



duydum deniz aşırı memleketlere birer yakamoz olurlarmış
aslında hiç yakamoz görmedim
Erzurumda ~deniz~ yok/tuki
çocuklara karda kaysınlar diye
beyaz**melekler** kanatlarında hep benbeyaz kar taşırlar buraya




dışarıda tipi boran mı var ?kimin umurunda
baktı güldü yıldızlarla kamer ,dedi eviniz sıcak ama
tükürsem şimdi havada donarya ...


























**nurcihan**(nurcihan erdogan)