Ah Aleksandra 2siz bir çiçeğe kardeş olmalıydınız Aleksandra beyaz yüzünüzde yer aramalıydı arı kelebek o kadar ince bir dokunuştunuz ki, görmediler sesiniz dağılıp gitti rüzgârlarla anlamıydınız boşa savrulmayan sözlerin oysa en çok size yakışırdı,düğümü sevgiyle açılan söz şöyle nokta kadar bir karaltı yoktu yüzünüzde esintiye bıraktınız nedense kırılgan ellerinizi kimse tutmadı diye üzülürdünüz bilmezdiniz ki diğer eliniz tutabilirdi yek diğerini insan kalbi önce kendinin yaşaması için atar sonra sesini duyurur bir başkasına ah Aleksandra! ben olmaya çalışırken siz akşamlar yoksul bükülüşler bıraktı kırılgan ruhunuza sanki sura üfledi de israfil dümdüz oldu dünya bir araba tekerleği gibi yuvarladılar kaygan yerde başı göğe ermedi şeytan yüzlü adamların kapandı su yolları, yağmur göğüne çekildi güçleri yetmedi, çölde mecnun olmaya siz önünüzde eğilsinler istemezdiniz ama değer bulmak isterdiniz insan canında bir kuru yaprak örneğin savrulmak istemezdiniz yemyeşil, sımsıkı sarılmışken çiçeğiniz dalına düşsün istemezdiniz gülleriniz ne de kurutulsun kökünüz Ah Aleksandra! olmadı bakın asvaltta topuk izleriniz yalpalıyor konuşmalarınız gibi, düştü düşecek bir kadın eski gülüşlerini arıyor, eteklerinin dokunduğu günlerden bir adam çoktan kendi mezarını kazmış, gömülmüş diğeri can çekişiyor sevdadan uzaklarda yankılanan usul sevginizi arıyor son bakışları Glenay / 27. 11. 2014 |
Şiir o kadar akıcı ve öyle bütünleşmişki insan okumaya başladımı yek nefeste bitiriyor
Güzel dizeleri tebrik eder değerli kaleme saygılar sunarım