11
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
1325
Okunma

Kıvrılıyor bak şu an
içtenliğin haritası yüzümüzde;
özümüz, g’öç tahtası...
Ne çok şey anlatır oysa
denizin tuzu gözlerine..
Ne çok şiirdir dalgalar;
ritim tutan ne varsa, evrilir suda
avucunda tuttuğunca..
Bir yaşamak uğultusu
gözelerinden dökülen...
Sözden geçilir bazen
hep ya da hiç için belki..
Uzun bir yolun ardından köz’e varılır..
Yanmak..
Ne varsa yakmak işte varlığa dâir..
Kıstırdın mı kendini hiç meselâ
yapayalnız bir koy’un ortasında
Ya da sırf sana adanmış bir koynun nârında
kaybedip özünü önce
ve kaydedip hâfızana, olmanın tüm adımlarını
özgürce koşabildin mi yokluğa?
İçindeki tûfâna teslim tüm biçimler..
Bütün mesele yanmakta;
şöyle delicesine..
-ama arınmaktır bu bilesin-
Aman ser verip sır vermeyesin!
Eşiğin kenarındasın işte..
Hepi topu
bir arpa boyu yoldur arşınladığın..
Koca bir âlem dilersin de,
incir çekirdeğine sığıverir özün!
Küçücük bir nokta nasıl da değiştirir yazgıyı:
Ol dedi tanrı, öl değil!
Özlem TARHAN
Ekim sonu/2014
5.0
100% (24)